Ey bu kuşkulu çağın
Güvensiz günlerin
Garip insanı
Bak yarattığın robotlar
İşini alıyor elinden fabrikalarda
Sıkıştırdın mı son vidasını
Taktın mı pilini
Parmak uzatıyor
Kapıyı gösteriyor sana!
A'klımdan geçen her eylem suç
Dilimin ucuna gelen her söz küfür
Yasak tümü yasak düşündüklerimin
Uyuşturucular ateşli silahlar gibi yasak
Aklımdan geçenleri kalksam söylesem
En hafifi zinadan altı ay yerim
Nerelerdesin şimdi?
Gözlerim uçakların izinde
Biri daha silindi gitti.
Dağlar ağarırken
Doğan günle
Sanırım geliyorsun.
Gece lâcivert gökte
Yıldızdan yıldıza
Sek sek mi oynuyorsun?
Rüzgâr mı sadece
Dalgalanan
Ekinlerin üstünde
Bu ilkyaz akşamı?
Yalan
Bir kadın o
Dağınık saçları koşan
Hep uçaklara otobüslere.
Aşıktı
Soluk soluğa
Rüzgârdı bir dönem
Eserdi gençliğimde
Eylülün ikindi güneşi
Selvlliklere vuran
Ak taşında bir gömütün
Solan boynu bükük
Günün anılar saati
Yalnızsın balkonunda
Yüzünün bahçelerinde
Eski sevinin gölgeleri
Sırtını dönerek bir bir
Ölen güneşe sana
Gittiler bu akşam da
Yüzünden yola çıktılar
Bak aştılar taşları selvileri
Üşürsün hava serin
Ey yaralı yürek gir içeri
Ey yaralı güneş hoşça kal
Boşuna yaşamadım ben
Gider yazarım kıyıda kuma
Gizli günlüğünü krallığımın
Gece sayıkladıklarını nedir
Silse çıplak ayaklar
Esen yeller örtse de
Unutmaz yazdığım çomak
Ansır parmak uçlarım
Çöker kat kat derine
Durur kalıntılarım
Buluşur karanlıkta
Elleriyle yarının
Güzel yarın hak bildim
Tuttum sana sığındım
Okşa o sözleri sev
Genç ruhları sevindir.