Büyük Günahlar (Kitabu'l Kebair)

Muhammed Bin Abdulvahhab

About Büyük Günahlar (Kitabu'l Kebair)

Büyük Günahlar (Kitabu'l Kebair) subject, statistics, prices and more here.

About

Büyük Günahlar Kitabı Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur:  “Kendisinden sakındırıldığınız büyük günahlardan kaçınırsanız kötülüklerinizi bağışlarız…” (Nisâ, 31) “Onlar ki uğranıp geçilen küçük günahlar ayrı, büyük günahlardan kaçınırlar…” (Necm, 22) İbn Cerîr’in İbn Abbâs’tan rivâyet ettiğine göre o: “Büyük günahlar Allah’ın arkasından ateşi, laneti, öfkeyi ya da azabı zikrettiği günahların tamamıdır” demiştir.  Yine İbn Cerîr’in İbn Abbâs’tan rivâyet ettiğine göre o şöyle demiştir:   “Büyük günahlar yetmişten çok yedi yüze yakındır ve yediden çok yetmişe yakındır. Ancak istiğfarın yanında büyük günah, ısrarın yanında da küçük günah olmaz.”  Abdurrazzâk da İbn Abbâs’ın şöyle dediğini rivâyet etmiştir:  “Büyük günahlar yediden çok yetmişe yakındır”  Büyük Günahların En Büyüğü Babı Sahih’te Ebû Bekre (radıyallahu anh)’dan şöyle dediği rivâyet edilmiştir: Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) “Size büyük günahların en büyüğünü bildireyim mi?” buyurdu. “Bildir ey Allah’ın Resûlü!” dedik. “Allah’a ortak koşmak ve ana babaya kötü davranmak” buyurdu. Bunu söylerken bir yere dayanmış hâldeydi. Sonra oturup “İyi dinleyin, bir de yalan söz ve yalancı şahitlik!” buyurdu ve bunu tekrar edip durdu. Öyle ki “Keşke sussa!” dedik. Ebû Hureyre (radıyallahu anh)’tan şöyle dediği rivâyet edilmiştir: Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) buyurdu ki: “Allah ne sûretlerinize ne de mallarınıza bakar. O kalplerinize ve amellerinize bakar.” Bunu Müslim rivâyet etmiştir. 
Translator:
Mustafa Özenli
Mustafa Özenli
Estimated Reading Time: 4 hrs. 5 min.Page Number: 144Publication Date: 20 January 2023Publisher: Neda Yayınları
ISBN: 9786057275172Country: TürkiyeLanguage: Türkçe
Reklam

About the Author

Muhammed Bin Abdulvahhab
Muhammed Bin AbdulvahhabYazar · 10 books
Vehhabilik mezhebinin kurucusudur. Kurumunu yapana kadar, gençlik yıllarından başlayarak dindeki pek çok yanlışı düzeltmeye çalışan Muhammed b.Abdülvehhab karşılaştığı zorluklar nedeniyle siyasi destek aldı. Dinde şirke girilmesin diye uğraş veren Muhammed, bazı şehit mezarlarını yıktırması sonucu karşısındaki muhalefet daha da büyüdü. Hayatı bu tür zorluklara göğüs germekle, suikast girişimlerinden kurtulmak ve sürgün edilmekle geçti. 1703 yılında Arap yarımadasına bağlı küçük bir şehir olan Uyeyne’de doğan Muhammed’in ailesi de önemli alimler yetiştiren Beni Temim kabilesine mensuptur. Zaten babası tanınan alimlerden Abdülvehhab b. Süleyman’dır. Eğitim hayatına babasıyla başlayan Muhammed, bir süre sonra Mekke’ye oradan da Medine’ye giderek, dönemin önemli alimlerinden dini dersler aldı. Daha eğitim hayatının başında dini uygulamalardaki bazı hareketlere tepki gösterdiği için kabul edilmediği, uzaklaştırıldığı şehirler oldu; o da Hureymila kasabasına taşınan babasının yanına giderek oraya yerleşti. Babasının yanına döndüğünde bir alim olarak görev yapması beklenirken 1740 yılında babasının ölümüyle bazı ıslahat hareketleri başlattı. Bunun başında dinde şirk olarak gördüğü bazı uygulamalar yer aldı ancak karşısında ciddi bir muhalefet vardı. Suikast girişimiyle sonuçlanan bu tepkilerin ardından doğduğu şehre geri döndü ve orada tanıdığı bir arkadaşından siyasi destek alarak fikirlerinin yayılmasını sağladı.Fakat muhalif taraf boş durmadığı gibi Beni Halid şeyhi, Uyeyne emirine Muhammed’i öldürmesi ya da sürgüne göndermesi için baskı yaptığı ve onu alt etmek için ne kadar ileri gittiklerini gösterdi. Bunun üzerine 1745 yılında Dir’iye’ye gitmek zorunda kaldı ve burası onun hayatında bir dönüm noktası oldu. Bu şehrin hayatında dönüm noktası olmasının nedenlerinden biri Suud ailesi yönetimindeki bu yerin ona sahip çıkması ve fikirlerini destekleyerek yayılmasına yardım etmeleri oldu. Bu yardım oğlu ve halefi Abdülaziz dönemlerinde de devam etti; böylece Vehhabi hareketinin geleceği şekillenmeye başladı. 30 yıl süren düzensiz yayılmanın ve cihad hareketlerinin ardından Suud ailesinin Necid’in tamamına hakim olmasıyla büyük bir ivme kazandı. Vehhabiliğin girdiği bu döngü daha sert tepkilere neden oldu ve en önemli ve en uzun süreli tepkiyi Beni Halid kabilesi gösterdi. 4 büyük saldırı gerçekleştiren Beni Halid 1789-90’da büyük bir yenilgiye uğradı. Bunun ardından gelen en önemli tepkiyi Mekarime oluşturdu. Ancak Vehhabi-Suudi birlikteliği gelen her saldırıya karşı koyduğu gibi daha da güçlendi. Üstelik 1792 yılında Muhammed b. Abdülvehhab’ın ölümü mezhebin ilerlemesine engel teşkil etmediği gibi Suriye, Irak ve Hicaz yönlerinde yayılmalar devam etti. Tevhid konusundaki düşünceleri doğrultusunda Müslümanların birçok hareketleri nedeniyle müşrik sayılması gerektiğini ileri süren Muhammed b. Abdülvehhab’ın en önemli düsturu onlara karşı cihad etmek olmuştur. Savunduğu temel prensipler sadece İslami olmuş, ancak çağdaşı pek çok alim tarafından da yalnız bırakılmıştır. Gelecek nesiller için önemli bir yere sahip olan Muhammed ve Vehhabilik Arap olmayan Müslümanlara dahi etki etmiştir. Bunun birkaç sebebinin bulunmasıyla birlikte en önemlisi fikirlerini Batı kültür ve nüfuzuna uzak bir bölgede geliştirmiş olmasıdır.