Gorge Orwell'in "1984" Ütopyası masum kalıyor yaşananların yanında.
Big Brother'in ülkesinde "Tutuklamalar, değişmez biçimde gece yapılıyordu." Bizim ülkemizde ise sabaha doğru oluyor.
Hak arayanlar haklanır hale geldi.
İşçiler, HES'e direnen köylüler, üniversitede gençler, muhalif siyasetçiler bir şekilde bu yeni düzenden payını almaktadir.
AKP'nin muhalefetle getirdiği yenilik zehrini bu 10 yıl boyunca her daim muhalefetin kendisi içti.
Kendilerini kim bu sisteme muhalif olarak görmüşse bu zehri içmiştir. Ama az ama çok.
AKP bir değişiklik yapacaksa, o değişikliği muhalefetin diliyle meşrulaştırmaya çalışır.
İktidar partisi olarak şunu, şunun için yapacağım, şu sonucu alacağım demez.
Önce var olanın ne kadar kötü olduğunu söyler, bunu öyle söyler ki o güne kadar söyleyenlerden daha etkin, daha fazla söyleyebilir.
Sizin özgürlük anlayışınız Amerika’nın Irak’a özgürlük getirmesine benziyor! Böyle özgürlük anlayışı olur mu? Böyle adalet olur mu? Böyle eşitlik olur mu?
AKP döneminde devlet işleri hesap verme üzerine değil vermeme üzerine inşa edilmiştir. Bunun için kanun, yönetmelik hatta anayasa değişikliği gerekiyorsa çıkartılmıştır. On yıldır, seçim kazananın her şeyi yapmaya hakkı vardır anlamında bir demokrasi, bir yönetim anlayışı egemen kılınmıştır.
Gözlerim gözlerine akmak ister,
Sen ister gizle ister göster.
Gözlerimden başka göze gitme,
Gidersen de sevme, seversen de delirtme.
Beni incitme,
Kapatma gözlerini gözlerime.”