Çağdaş İngiliz Şiiri Antolojisi

Cevat Çapan

Çağdaş İngiliz Şiiri Antolojisi Sözleri ve Alıntıları

Çağdaş İngiliz Şiiri Antolojisi sözleri ve alıntılarını, Çağdaş İngiliz Şiiri Antolojisi kitap alıntılarını, Çağdaş İngiliz Şiiri Antolojisi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ninni
Daya uykulu başımı, sevdiğim, İnsanca vefasız koluma; Zaman ve hastalıklar yok eder Düşünceli çocukların Kişisel güzelliğini ve mezar Çocuğun geçiciliğini kanıtlar Ama kollarımda tan ağarıncaya kadar Bırak uyusun bu canlı yaratık Ölümlü, suçlu, ama benim gözümde Tepeden tırnağa güzel. Sınırı yok ruhla bedenin : Hoş gören, büyülü yamacında aşkın Yatarken sevgililer Kendilerinden geçmiş, Venüs hüzünlü gözleriyle onlara Doğaüstü anlayış, umut Ve evrensel sevgisini yöneltir; Bir yanda buzullarla kayalar arasında Soyut bir sezgi, kimsesiz dervişin Kösnül coşkusunu diriltir.
Sayfa 133Kitabı okudu
Stevie Smith
... İnsanların sevdiği gibi seven biri değildi. ...
Sayfa 117 - Evlenmiş miydi? den
Reklam
Kaçırılan Fırsatlar
Yavaş yavaş o zehir bütün kana yayılır. Ne çaba, ne de başarısızlıktır insanı yoran. Tortu kalır, tortu kalır ve insanı öldürür. Ne açık görüşlü olman, ne de sindirimindir Yaşamanın gereği sonuçları öğüten. Yavaş yavaş o zehir bütün kana yayılır. (...) Kaçırılan fırsatlar, kaybolan şiirlerdir Yüreğin atışını aksatan ve durduran. Yavaş yavaş o zehir bütün kana yayılır. Tortu kalır, tortu kalır ve insanı öldürür. William Empson
... Gözümde tüten kadın. Sen olabilir misin bu duyduğum? Yoksa yalnız o meltem mi aldırışsızca esen Islak çimenler üzerinden bana doğru Büsbütün eriyip gitmiş misin soluk boşlukta Bir daha duyulmayacak gibi yakından ve uzaktan? Yürüyorum işte sendeleyerek Yapraklar dört yanımda dökülürken, Rüzgâr kuzeyden esiyor yaprakları delerek O kadın seslenirken. --Düzenlenmiştir.--
Sayfa 16 - Adam - Thomas Hardy (Ses)Kitabı okuyor
Michael Hülse
... aynı yel değirmeninin dönmeyen kanatlarıyız biz, adsız bir rüzgâra asılı, havadan koparılmış bir soluk, yeniden havaya dönüşen.
Sayfa 248
Cecil Day Lewis
... Pencerenin önünden geçen birinin bakışı hatırlatıyor bana Tarlakuşunun, leylağın ve senin birden yabancılaştığınızı. ...
Sayfa 126
Reklam
Uzaya Giden ilk köpeğe
Sputnik 2’yle uzaya gönderiliyorsun, bir çeşit can çekişen ahtapot. Yerdekiler denetimde bağlılık yemini ettiler yerçekimine ve devinim yasalarına; şimdi rahatça uyuyor onlar, melez dişi bir Rus köpeğinin saniyede yedi mil hızla atmosferin dışına fırlatılsa da, yuvasına dönen yoldan şaşmayacağından emin. Ne bir arkadaşın olacak, ne de basacağın bir düğme, yalnızca altı günlük hava. Laika, sakın yanılma ne kadar hızlı gittiğini bilmemekten doğan o mutlak sessizlik konusunda. Dünyanın çevresindeki yörüngene oturduğunda, kendi dilini hatırla. Uzak yıldızları dinle. Korkuna güven. Lavinia Greenlaw
GALILEO’NUN KARISI
Galileo yıldızları yere indirebilir. Onlar kâğıt ellerimde ve gece karanlık. Taş neden düşer, duman neden yükselir, sabah kıyıda olan kum öğleden sonra neden kaybolur, bilir. Toskana’dan gelen tarlakuşu diliyle Girit’ten gelen balı mideye indirir. Bir de beni ölçebilse, gizlerimi açıklayabilse. Bu sabah altı yüz kere çakıl taşı attım
... Gene de yaşıyor aşk, pencere pervazına kazılı bir kelime, Celladın baltasının o garip ürküntüsü içinde." Şiir de öyle.
Sayfa 14 - AdamKitabı okuyor
"Baharla uyanan bir ağaç gibi dal dal açtı, İçinde o gizli tazeliğin türküsü... "
Sayfa 180 - Philip Larkin (1922 - 1985)Kitabı okudu
237 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.