Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Cahiliyye'yi Farklı Okumak

Mehmet Azimli

Cahiliyye'yi Farklı Okumak Sözleri ve Alıntıları

Cahiliyye'yi Farklı Okumak sözleri ve alıntılarını, Cahiliyye'yi Farklı Okumak kitap alıntılarını, Cahiliyye'yi Farklı Okumak en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kurban olayı bütün tarih boyunca bilinen bir ritüeldir. İnsanlar tanrıya karşı en sevdiklerini adayıp kurban etmeye büyük önem atfetmişlerdir. Bu tavrın Kur'an'a yansıması bir anlamda şu ayette tezahür etmektedir: “Sevdiğiniz şeylerden sarf etmedikçe iyiliğe erişemezsiniz. Her ne sarf ederseniz, şüphesiz Allah onu bilir." Bu sebeple insanlar en sevdikleri varlık olan çocuklarını Bike tanrı adına kurban etmekten sakınmamışlardır. Hatta öyle ki ; tapınaklar, sunaklar binlerce çocuk cesetleri ile dolmuştur. Bu adetin kaldırılabilmesi ve adamanın insanlar üzerinden hayvan kesmeye yönelebilmesi için, Hz. İbrahim'e koyun kesmesi tavsiye edilmiş olmalıdır. Kur'an bunu sembolize ederek tasvir eder.
Sayfa 109 - Hayvan katliamı değildir, sayın insancıklar! Kurbanın da ilkeleri adapları vardır :)Kitabı okudu
Son dönem bazı araştırmalar ise Hz. Peygamber'in Hz. İb­rahim neslinden geldiği şeklindeki genel kabul gören tezin doğru olmadığını belirtirler. Ancak her ne olursa olsun bütün müellifler, Hz. Peygamber'in gerçek Arap değil, sonradan Araplaşmış (Arab-ı Müstaribe) olduğu konusunda hemfikirdir.
Reklam
semavi dinlerde sünnet olma ritüeli!
Araplarda doğan çocuğun yedinci günü sünnet ettirilmesi de Yahudilik ve Hristiyanlıkta mevcut idi. Sünnet uygulaması Yahudilerde günümüzde de devam etse de, Hıristiyanlarda sadece Habeş kilisesinde devam ettirilmek­tedir. Ancak bu geleneğin İslami bir emir olarak devam edip etmediği şüphelidir. Kur'an'da sünnet konusunda bir ayet olmadığı gibi hadislerde de bu konuda amir bir hü­küm konulmadığını anlıyoruz. O dönemde İslam'a girenlere de (örneğin Müslüman olan birçok Hıristiyan vardı) sünnet olmaları gerektiği yö­nünde bir telkin yapılmamıştır. Ancak maalesef günümüzde sünnet, Müslümanlığa giriş için en önemli aşama ve şart olarak algılanmaktadır. Doğrusu bu bir bölgesel gelenektir ve İslami anlayışta bu konuda bağlayıcılığı olan amir bir hüküm bulunmamaktadır.
Sayfa 135Kitabı okudu
Sünnet olma!
Sünnet olma adeti Eski Mısırlılarda mevcut idi. Bu adet Hz. İbrahim'den kalma bir gelenek olarak Araplara geçmiş olmalıdır. Bu geleneğin Hz. İbrahim'den kaldığını Tevrat'taki ayetlerden de anlıyoruz. Bu adet Yahudilerde ve İsmail soyundan geldiği belirtilen Araplarda devam edi­yordu .Bu kadınlar için de geçerli idi. Hz. Peygamber'den gelen bir hadiste Hz. Aişe'nin, "İki sünnet yeri birleşince gusül vacip olur. " şeklindeki rivayetten bu uygulamanın o dönemde de devam ettiğini anlıyoruz.
Sayfa 135Kitabı okudu
Kur'an yetmiyorsa İncil'den de örnek verelim :))
Ama ben size diyorum ki, bir kadına şehvetle bakan her adam, yüreğinde o kadınla zina etmiş olur.
Sayfa 130 - İncil, Matta, 5.28Kitabı okudu
Kadının toplumdaki yeri..
Cahiliyye çağında kadınlar, hür ve cariye olmak üzere ikiye ayrılırdı. Hür olanlarda da genel olarak orta ve aşağı tabakalarda kadının hiçbir önemi yoktu. Bilhassa aşağı tabakalarda kadının değeri, kişinin hayvanına verdiğinden daha az idi. Ancak asil ve zenginlerin kadınları itibarlı sayılırlarsa da kadınların miras alma hakkı yoktu. Erkekler istedikleri sayıda kadınla evlenebiliyorlardı. İslamiyet bu evlenme usulünü kaldırarak, aynı anda ancak dört ka­dınla evlenilebileceği sınırını getirmiştir.
Reklam
Hz. Peygamber'den hemen önce Arabistan'da yaşayan Halid isimli bir Arap peygamberin kızı , Hz. Peygamber'den İhlas suresini dinleyince, "Babam bu sureyi okurdu . " demiştir.
Semavi dinlerde namaz!
Ehl-i Kitap ve müşriklerin eskiden beri yapageldikleri namaz ibadetinin vakitleri de İslam öncesi ve sonrasında benzerlik arz etmektedir. Arabistan'a yakın bir bölgedeki Sümerlerde namaz ibadeti beş vakit şeklinde icra edili­ yordu. Arabistan üzerinde birçok tesiri olan İran'daki Zerdüştlerde de aynı şekilde abdest alınıp Müslümanların şu an kabul ettikleri vakitlerde günde beş vakit ibadet edi­liyordu. Ehl-i Kitap'tan Yahudilerden de namaz ibadeti beş vakit­tir. Bu vakitlerin isimleri, Şaharit (sabah namazı) . Musaf (öğle namazı) . Minha (ikindi namazıı) . Neilat Şerarim (ak­şam üstü) ve Maarib (gece namazı) olarak halk arasında kullanılıyordu . Hıristiyanlığın kadim mezheplerinde ise beş vakit namazla birlikte kuşluk ve teheccüd namazları da vardı. Teheccüd namazı Yahudilikte sadece peygam­ber ve din adamlarının yerine getirdiği bir namazdı. İs­lam'da ise sadece Hz. Peygamber'e has kılınmıştır.
Yahudilik, Hristiyanlik ve İslam'da Namaz!
Bu günkü namaz kılma şeklimiz eskiden beri bilinen bir ritüeldi. Yahudilerde namazın rükunleri ve secde var­dı. Onlarda da namaza tekbirle başlanır kıyam, ruku, secde, kade ve selam ile biter. Yahudilikte namazın rekat­ları sabah 2, öğle 4, ikindi 4, akşam 3, yatsı'dir. Hıristi­yanlarda da Süryanilik gibi kadim mezheplerde beş vakit namaz farz olup, erkekler önde çocuklar ve kadınlar arka­da namaza durulur ve el bağlanarak rüku, secde ile namaz tamamlanır. 77
Kur'an'ın nüzul süreci iyi takip edilirse, ayetler nazil olduğu zeminin problemleriyle ilgilidir. Mekke'de müşriklerle problem yaşandığı için müşriklere. Medine'de ise Yahudilere yönelik ikazlar gelmiştir. Eğer çevresi başka bir din mensubu düşmanlarla dolu olsaydı onlara yönelik ikazlar gelecekti. Hz. Peygamber'de o coğrafyanın insanıydı ve tavırlarında bunu yansıtacaktı. Örneğin; Mekke döneminde vahiy alırken örtüye büründüğü için Mekkeliler onu kahinlere benzetmişlerdi. Çünkü o dönemdeki kahinler de böyle yaparlardı.
Sayfa 18 - Ankara okuluKitabı okudu
348 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.