Tereke

Çakıcı'nın İlk Kurşunu

Sabahattin Ali

Çakıcı'nın İlk Kurşunu Gönderileri

Çakıcı'nın İlk Kurşunu kitaplarını, Çakıcı'nın İlk Kurşunu sözleri ve alıntılarını, Çakıcı'nın İlk Kurşunu yazarlarını, Çakıcı'nın İlk Kurşunu yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
148 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 saatte okudu
Sabahattin Ali, Türk edebiyatının önemli isimlerinden biridir. Önce şiirleriyle ortaya çıkar, sonra ise hikâye ve romanlarıyla tanınır. Eserlerinin listesi ilk yayımlanış tarihleriyle önsözün sonunda verilmiştir. Yirminci yüzyılın ilk yarısında verdiği bu eserlerle edebiyat tarihimizde kendine saygın bir yer edinen Sabahattin Ali, en çok hikâyeleri ile sevilmiştir. Hikâyeciliğimizde “toplumcu gerçekçi” tarzda yazdığı öyküleri ile bir mihenk taşı sayılır. Gördüklerini gayet sade bir dille, kısa ve açık ifadelerle anlatarak çarpıcı olmayı başarabilen bir hikâyecidir. Hikâyelerinde karakterlerinin kişisel yaşantılarını, onları oluşturan toplumsal koşullar içinde verir. Bireysel ile toplumsalı son derece başarılı bir biçimde birbirinin içinden geçirerek damıtır ve etkileyici bir şekilde hikâye eder. Sabahattin Ali, hikâyelerinin çoğunda dünyayı ikiye ayırır: ezenler ve ezilenler. Bu karşıtlık eserlerinde, zenginler-fakirler, aydınlar-halk, saldırgan erkekler-düşmüş kadınlar, jandarmalar-köylüler, doktorlar-hastalar gibi kılıklara bürünür. Her zaman ezilenlerden yana olan Sabahattin Ali, birçok hikâyesini keskin ve sarsıcı bir biçimde bitirir. Sabahattin Ali, edebiyatçılığının yanı sıra politik görüşleriyle de dikkat çekmiş bir yazardır. Siyaset ile edebiyatın birbirinden pek ayrılmadığı 1930’ların ve 1940’ların Türkiye’sinde solcu bir yazar olarak tanınmış, bu çizgide eserler vermiş ve bu eğiliminden dolayı devamlı mücadele içinde yaşamıştır. 1948’de, genç yaşında, esrarengiz bir biçimde öldürülmesiyle Türkiye’de edebiyat-siyaset ilişkisinin sorgulandığı bir kişi haline gelmiştir.
Çakıcı'nın İlk Kurşunu
Çakıcı'nın İlk KurşunuSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 20218,1bin okunma
Memlekette mevcut olmayan bir kızıl tehlikeyi, halkçı kuvvetlere karşı bir silah olarak kullanabilmek için âdeta zorla yaratan ve körükleyen bu adamlar, hiçbir zaman bu yalanlarla halkın gözünü boyayamayacaklardır. Ve yine bu millet pek iyi biliyor ki, asıl tehlike, bu memleketin istiklâlini de, hürriyetini de, varlığını da tehdit eden bir tek ve hakiki tehlike, bugünkü ehliyetsiz iktidarın devamıdır
Reklam
Yurdumuzu tehdit eden kızıl tehlike” hakkında feryatlar koparılacak, “kominformun memleketteki yıkıcı faaliyeti” üzerinde tüyler ürpertici masallar anlatılacaktır. Ve bu oyunda bütün halk düşmanları elbirliği etmiş vaziyettedir. Bu hususta, ihtiyar tilki Hüseyin Cahit Yalçın, ihtirastan gözleri kararmış Fahri Kurtuluş, yabancı menfaatlerin yorulmaz müdafaacısı Yalman, tipik Bizanslı Fuat Köprülü, Turancı’ların oyuncağı Kenan Öner hep aynı saftadırlar.
Bu çare ise, komünist tehlikesi masalıdır. Gerçi yurdumuzda ne bir tehlike teşkil edecek kadar komünist, ne de onları destekleyebilecek şuurlu ve teşkilatlı bir işçi kütlesi vardır. Buna rağmen böyle bir tehlike, Amerika’dan para koparmak ve içerdeki namuslu halk dostlarını yıldırmak için lüzumlu olduğundan, mevcut değilse de icat edilmelidir. İşte bunun için sosyalist partilerin kurulmasına izin verilip, sonra bunlar “Komünist” diye gürültü patırtı ile kapatılır.
Milletin bağrında asırlardan beri biriken kurtuluş emellerinin meydana çıkmasına vesile olduktan sonra, halkın bu radikal temayüllerinden evvela kendisi korkup iktidarın kucağına sığınan Demokrat Parti de, Amerikan bankerlerine şirin görünmek için takla atmaya başladı. Bütün dünyada halk düşmanı zümrelerin halkın iradesini kullanması tehlikesine karşı başvurdukları köhne çareye iktidar partisiyle birlikte sarıldı.
Halbuki memleketin iktisadî temelleri kökünden sarsılmıştı, umumî sefalet, baştakilerin kör gözlerine bile batacak bir mahiyet almış ve bütün yabancı dostlara rağmen endişelerini arttırmağa başlamıştı. Kafaları millî bir çerçeve içinde kalkınma çareleri arayıp bulamayacak kadar zayıf olan ve milletten bu yolda hiçbir yardım görmeyeceklerini pekâlâ bilen bu adamlar, bütün ümitlerini, dışardaki dostlarının himmetine bağlamışlardı.
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.