Çerkesler, kendi dillerinde kendilerine "Çerkes" demezler, "Adıge" derler.
Bu ad Türkiye'de bazen "Çerkes", bazen de "Çerkez" şeklinde kullanılmaktadır. Hangisinin doğru olduğu da tartışma konusudur.
Çerkesler, kendi dillerinde kendilerine "Çerkes" demezler, "Adıge" derler.
(...)
Bu ad Türkiye'de bazen "Çerkes", bazen de "Çerkez" şeklinde kullanılmaktadır. Hangisinin doğru olduğu da tartışma konusudur.
Çünkü Türkiye'de Çerkes masalları bilinmez. "Çerkesler" diye birilerinden söz edilir, ama onların kim oldukları da doğru dürüst bilinmez. Bu bilgi boşluğunun doldurulması, bilmek isteyenler için yararlı olabilir.
Hiçbir şeyi olmayan bir fakirin iki öküzü varmış. Onları önüne katıp kovalarken buzda ayağı kayıp düşmüş ve buza sormuş.
-Ey buz, sen çok mu güçlüsün?
-Güçlü olsam, güneş beni eritebilir miydi?
-Ey güneş güçlü müsün?
-Güçlü olsam bulut önümü kapatabilir miydi?
-Ey bulut güçlü müsün?
-Güçlü olsam, yağmuru bırakır mıydım?
-Ey yağmur, güçlü müsün?
-Güçlü olsam, benden izinsiz otlar biter miydi?
-Ey ot, güçlü müsün?
-Güçlü olsam, koyun beni yer miydi?
-Ey koyun güçlü müsün?
-Güçlü olsam, Bey beni kesip yiyebilir miydi?
-Ey, Bey güçlü müsün?
-Güçlü olsam, kamçımın ucunu fare yiyebilir miydi?
-Ey fare güçlü müsün?
-Güçlü olsam, kedi beni yiyebilir miydi?
-Ey kedi güçlü müsün?
-Elbette güçlüyüm, güçlü olmasam dokuz evin dokuz güğüm sütünü içip hanımın kuş tüyü yastığında yan gelip yatabilir miydim?