Herkese Merhaba bugünde sizlere yine bir proust'la geldim, ama bu defa farklı. Bu defa serinin ikinci kitabının çizgi romanıyla geldim. Biz okurlar hepimiz aslında birer senaristiz, her okuduğumuz kitabı istesekte istemesekte okurken filmini beynimizde vizyona koyarız. Bazı okurlar kitap okuduktan sonra okuduğu kitabın eğer filmi varsa hemen izlerler kimisi beğenilir kimisi kitabın büyüsünü bozar, kimisi de kitapla birebirdir, ben kitabı okuduktan sonra kitabın filmini izlemeyi sevmem okurken yönetmenliğini yaptığım filmi daha çok begenirim fakat soz konusu Proust'sa ve okurlarından gözlem yapmalarını isterse kitabı okurken ne senarist olabilirsiniz ne de yönetmen, karakter tasviri çok yapılmadığından ve seride yer olarak bahsedilen combray, Balbec ya da Guermantes'i bilmediğimizden hayalini kurmakta bile bazen zorlayabiliyor. Bu yüzden bu çizgi romanlar bana ilaç gibi geldi kitabın resmen sağlamasını yaptım, karakterleri görebildim bir salon hayatına tanıklık ettim, Proust'u otel odasından saatlerce baktığı yerleri daha net beynimde oturttum, ayrıca oldukça da eğlendim. Mesela seride bir hizmetçi karakterimiz var "Fronçois" isminde bu kişiyi çizgi romanda görünce '-aaa ben bu kadını hiç böyle düşünmemiştim." Deyip güldüğümü hatırlıyorum.
Serinin ilk kitabının çizgi romanlarını maalesef baskısı olmadığı için temin edemedim, umarım tekrar basımı yapılır.
Proust okuruysanız, seriyi okuduysanız, okuyorsanız, okuyacaksanız çizgi romanlarını da temin edebilirseniz kesinlikle alıp okumanızı tavsiye ederim.
Herkese keyifli, mutlu günler diliyorum.