Çifte Vuruş Sözleri ve Alıntıları
Çifte Vuruş sözleri ve alıntılarını, Çifte Vuruş kitap alıntılarını, Çifte Vuruş en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Beni tamamlıyorsun," dedi Reagan. "Sanki bir parçam şimdiye kadar hep eksikti ve artık tamamlandı. Sen ona dokunana kadar orada olduğundan haberim bile yoktu."
Kendimi sana... bağlanmış hissediyorum." Daha da fazlası vardı ama bunu nasıl tarif edeceğinden emin değildi. "Sanki kendimi daha iyi tanımam için sana ihtiyacım var."
Saçlarının kısa ve şuh bir kesimi vardı. Rengi soluk, asker yeşili bir kargo pantolon, bir çift asker postalı, beyaz bir tişört giymişti ve yüzünde bir gram bile makyaj yoktu. Kırmızı Stra- tocaster gitarını büyük bir güvenle tutuyor ve küçük bir fa- hişeymiş gibi çalıyordu. Bu kadın lanet olası bir tanrıçaydı.
Senin için değişemeyeceğim ama kalbini de kırmak istemediğim için, Gözyaşlarının sebebi ben olmayacağım.
Trey, "Bir kız arkadaşı nasıl tanımladığınıza göre değişir. Yüzlerce kız arkadaşım var. Yani vardı," diye düzeltti.
Brian, "Her şehirde gönül eğlendirdiğin kadınlar kız arkadaş değildir, onlar birer zaferdir," dedi.
İyi olmaya çalışmayı bırakıp, kendin olabileceğini umut ediyorum. Bu yaramaz adama bakıp duruyorum ve onu daha iyi tanımak istiyorum.
Hemşireye, "Gerçekten çok güzel gözlerin var," derken hâlâ onun elini tutuyordu. Hemşirenin nefesi kesildi. Trey'in bakışlarına odaklanırken göz-bebekleri büyüdü. Masmavi gözlerini saklamak için kirpiklerini aşağıya indirirken, "Teşekkür ederim," diye fısıldadı.
Mantıklı düşünme yeteneğimi çaldın.
Reagan mutlulukla iç çekti. Gitarlar varken, erkeklere ne gerek vardı ki? Odadaki her enstrümanı şehvetle arzuluyordu.
"I have a tendency to do what I want, when I want. Fuck the consequences."
Ölü gibiyim ve sanırım içkiyi biraz fazla kaçırdım.
Ağlamasını durdurmaya çalışmadı bile. Bir şarkının ya da bir adamın, ruhuna en son ne zaman bu kadar dokunduğunu hatırlamıyordu.
"Benimle ışıklar açıkken seviş ki, gözlerine bakabileyim."
Mumlarla daha romantik olur mu dersin?
Ben büyük bir düğün istemedim. Sadece seni istedim.