Cılavuz Köy Enstitüsü

Firdevs Gümüşoğlu

Cılavuz Köy Enstitüsü Quotes

You can find Cılavuz Köy Enstitüsü quotes, Cılavuz Köy Enstitüsü book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
İ. Hakkı Tonguç: " Elimde olsaydı tüm dünya okullarına insanın insanı sömürmemesi diye bir ders koyardım..."
Sayfa 39 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
« Köylünün içinde yaşadığı koşullar ülkede ilkel denilebilecek düzeydedir. Dicle Köy Enstitüsü'nde müdür olan Nazif Evren'in enstitüye alınan öğrencilerden biriyle ilk karşılaşmasına ilişkin izlenimleri, o yıllarda eğitimin neden önemli olduğuna işaret etmektedir: " [...] Ben zarfı açıp adlarını sorarken işlerinden birisi sıradan ayrıldı. Yakınımdaki inşaattan kalma taş yanına arasına çömeldi. Beyaz fistanı ile çevresini örttü, işini tamamladı. Hiçbir şey söyleyemedim. Bu çocuk henüz tuvaletini bilmiyordu."
Sayfa 37 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Reklam
« Annesi, Dursun Akçam'ı bostanda patates sularken doğurur. Önlüğüne sarıp sarmalayarak eve dönerken babasıyla karşılaşır yolda. Babası kucağındakinin ne olduğunu sorduğu sırada, bebek ağlayarak yanıtlar. Babası "Ne acelen vardı, bari sulama işini bitirdikten sonra doğursaydın!" der ve gider. »
Sayfa 172 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
« ...köy enstitüleri, hem geçmişteki hem de günümüzdeki eğitim kurumlarından tamamen farklıdır: Duvarları ve güvenliği yoktur. Yaz tatiline çıkılan, kapısına kilidin vurulduğu belli bir zaman dilimi de yoktur. Her enstitü, ihtiyaçlarını ve çalışma takvimini kendi belirler ve tatil için kapılar kapanmaz; işler nöbetleşe yapılmaya devam edilir. Bu kurumlar, üretim ve yaşam alanı olduğu için bilinen anlamıyla 'tatil'e çıkılmaz. Öğrenciler bu ülkenin küçük vatandaşları olarak görülür ve çalışkanlar, tembeller, başarılılar, başarısızlar vb. sınıflandırmaya tabi tutulmazlar. Bu kurumlarda öğrencilerin onurları da kırılmaz, öğrenciye kötü muamele yapılmaması için ilköğretim genel müdüründen öğretmenlere ve öğrencilere talimatlar gönderilir. Öğrenciye şiddet uygulandığı takdirde, öğrencilerin karşılık verme hakkı olduğu iddia edilir. Enstitü öğrencileri, geleceğin öğretmeni olarak görür, köyü canlandıracak özne olarak kabul eder.»
Sayfa 11 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, İkinci Baskıya ÖnsözKitabı okudu
« Enstitüde duvar, sınır diye bir şey yoktu. Bakardık her gün köylüler, kentliler konuk gelir giderlerdi.. Giyim kuşamda olsun günlük yaşantımızda olsun lükse karşı idik. Hiç hademe yoktu. Çamaşır bulaşık hariç her çeşit temizliği kendimiz yapardık. Koridorları, sınıfları ıslak talaşla süpürür, paspasla silerdik. Tahta tabanları mazotlardık. Haftada bir gün, bir sınıf genel temizlik yapardı. Camlar, helalar, lavabolar pırıl pırıl olurdu.»
Sayfa 127 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
İbrahim Hakkı Tonguç: « Ulusumuz yobazlardan çok çekmiştir. Eğer onlar her devirde şu veya bu şekilde, uygarlık dünyasına yöneltilen arabanın tekerleklerine kazık sokmasalardı bugün biz de ileri toplumların yanında yer alabilirdik. Türk halkının her bakımından geri kalmış olması onların yüzündendir. Bu softalar kadının amansız düşmanıdırlar. Kadını köleleştiren onlardır. Kadınların toplum hayatına karışmaları yobazları ifrit eder. Onlar kız erkek bütün çocukların laik okullarda eğitilmelerini kabul etmezler. [ ... ] Softaların şerrinden ancak bilgili, laik yurttaşlarla kurtulmak mümkündür.»
Sayfa 343 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Reklam
20 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.