Çok Yaşasın Ölüler

Cahit Irgat

Çok Yaşasın Ölüler Posts

You can find Çok Yaşasın Ölüler books, Çok Yaşasın Ölüler quotes and quotes, Çok Yaşasın Ölüler authors, Çok Yaşasın Ölüler reviews and reviews on 1000Kitap.
305 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 3 hours
Bu adam tiyatro sanatçısı. Bu adam şair. Bu adam elli yıllık yaşamı içersinde bir gün bile nasıl apartman sahibi olurum, nasıl altıma bir araba çekerim, nasıl fişmanca beye hulus çakarsam bir Avrupa seyahati ayarlarım diye düşünmemiş. Çok daha zor, çok daha gerçek, çok daha yüce bir tutkuya yaslamış tüm yaşamını. İnsanlara, ülkesinin yoksul insanlarına, ülkesinin perişanlığına, ülkesinin sancılarına nasıl yararlı olurum diye zorlamış yaşamını. Darlara düşmüş, ama tüketmemiş içinde çöreklenmiş halk sevgisini ... Her okuldan kovuldum. Anarşist dediler kovdular. Nihilist dediler kovdular. Komünist dediler kovdular. Otuz bir yıldır aktörlük yapıyorum. Elimden lehimcilik gelmedi. Marangozluk gelmedi. Benim savaşım daha güçlü, daha düzenli, daha mutlu bir dünya yaratmak. Ama elli yıllık ömrü darlarda, zorlarda geçirdik. Ne olursa olsun, istediğim, dilediğim bir çizgide sürdürüyorum ömrümü. Savaşı bırakmadan, kavgadan kaçmadan. Elli yıllık bir yaşamın tüm zorlukları yıldırmamış, küstürmemiş ve yenik düşmemiş Cahit Irgat. Acısını şiirde kusmuş. Tiyatroda bitirmiş. “Köyün insanına tiyatro gerek. Halka daha çok, daha çok, daha çok tiyatro götürmek gerek. Tiyatro okuldur. Tiyatro bir kültür aracıdır,” diyor sonra, bu ülkenin tiyatro ağalarını suçlayarak bir gerçeği savunuyor.
Çok Yaşasın Ölüler
Çok Yaşasın ÖlülerCahit Irgat · Notos Yayınları · 201170 okunma
Bir kadının tiyatrodan biriyle yaşaması kampanyanın selameti için elzemdir. O günkü gezginci tiyatroların bir anlayışıydı bu. Yanlış doğru, böyleydi.
Reklam
Gezginci tiyatrolarda her kadının bir erkeğe ihtiyacı vardır. Bu erkek bu kadına yolculuk boyunca paratoner vazifesini görür. Dışardan gelecek her olaya bu erkek göğüs gerer. Böylece kadın dışardan birine takılıp tiyatroyu bırakamaz.
Seni yalnızlıklar öldürdü. Seni umutsuzluklar öldürdü. Seni insan acıları, insan acılıkları öldürdü. Mutsuzdun. Ve Attilâ İlhan’ın dediği gibi: “Biz hepimiz bir kıyıda kaldık. Elimizden bir halt gelmiyor. Yüreklerimizi eski gazeteler gibi buruşturup atıyoruz.”
Ama sonraları, yıllar sonraları bir ateşçemberine kıstırılmış akrep gibiydi Sabahattin Ali. Yıl 1945. Tek Partili rejimin kara günleri, yıkılan matbaalar. Bütün ileri düşünceli yazarların, şairlerin, ressamların tevkif edildiği, sürgün edildiği, işkence edildiği kara günler
Tek Partili rejimde [1923-1946] birçok yazar, birçok şair gibi ikide bir ihbarlarla, gammazlıklarla hapse atılmıştır. Kısa süreler, uzunca süreler, uzun süreler içerde yatarak aracılarla, tanıdıklarla, aflarla kurtulmuş tercümanlıklara, hocalıklara atanmıştır.
Reklam
777 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.