Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Daha İyi Bir Türkiye İçin Hangi Fikri Yıkalım?

Gökhan Şen

En Eski Daha İyi Bir Türkiye İçin Hangi Fikri Yıkalım? Gönderileri

En Eski Daha İyi Bir Türkiye İçin Hangi Fikri Yıkalım? kitaplarını, en eski Daha İyi Bir Türkiye İçin Hangi Fikri Yıkalım? sözleri ve alıntılarını, en eski Daha İyi Bir Türkiye İçin Hangi Fikri Yıkalım? yazarlarını, en eski Daha İyi Bir Türkiye İçin Hangi Fikri Yıkalım? yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ülke tecrübeleri, makroekonomik istikrarın (düşük enflasyon, mutedil şirket, kamu kesimi ve hane halkı borçluluk oranları, mutedil dış ticaret ve cari denge açıkları) başarılı kalkınmanın olmazsa olmaz şartı olduğunu göstermektedir. Prof. Dr. Murat Yülek - Kalkınma ve Makroekonomik İstikrar Büyümenin Kaynağı İç Talep Değil, Dış Talep Olmalıdır
Sayfa 132Kitabı okudu
Türkiye, devamlı olarak iç talebi önceleyen ve hakim kılan planlı ya da plansız büyüme modelini yıkıp baştan tasarlamalıdır. Prof. Dr. Murat Yülek - Kalkınma ve Makroekonomik İstikrar Büyümenin Kaynağı İç Talep Değil, Dış Talep Olmalıdır
Sayfa 134Kitabı okudu
Reklam
Tarım politikalarının temelinde siyaset değil liyakat, kırsal kalkınmanın inşasında ise insan ve çevre faktörleri baz alınmak zorunda. Tavandan tabana değil, merkezinde çiftçinin olduğu taban­dan tavana doğru şekillenen bir tarım politikası anlayışı kırsalın gerçekleriyle örtüştüğü sürece tarım bir 'araç' olmaktan çıkar ve 'amaca' dönüşür. İrfan Donat - Tarım Politikalarını Yıkmak ...
Sayfa 141Kitabı okudu
Türkiye'nin bugünü yönetmeye çalış­mak fikrini yıkması gerekiyor. Yönetmemiz gereken yarınlarımız. Tarım, binlerce yıllık kadim bilgi ile kuşaktan kuşağa akta­rılan bir kültürdür. Bu kadim bilgi ve değeri geleceğe taşıyacak yeni bir vizyona, anlayışa ve bakış açısına ihtiyaç olduğu aşikar. İrfan Donat - Tarım Politikalarını Yıkmak...
Sayfa 142Kitabı okudu
Türkiye'nin tarımsal durumu pahalı girdiler, iklim değişikli­ğinin getirdiği dayatma ve insan gücünün beklentilerin artması sebebiyle tarımdan uzaklaşması gibi nedenlerle bozulmuştur. Ta­rımı Türkiye'de çok zor günler beklemektedir. Ciddi tarım po­litikaları ile kamusal iyileştirmeler gereklidir ve tarımın önünü tıkayan engellerin kaldırılması gerekmektedir. Durmuş Döven - Türkiye'de Tarım
Sayfa 144Kitabı okudu
Tarımın artık kısa vadeci politikalar ile idare edilme lüksü kalmamıştır. Aksi halde küçük üreticiler silinip gidecekler. Yıkıl­ması gereken düşünce, tarımın kendiliğinden gelişeceği anlayışı­dır. Tarım doğada açacak bir çiçek değil. Bundan önceki bin yıl­larda bu böyle oldu. Türkiye'nin kendi kendine yeten bir tarım ülkesi olduğu fikrini yıkmalı ve bizi bekleyen karanlık geleceğe karşı planlamacı bir yaklaşımla hazır olmalıyız. Durmuş Döven - Türkiye'de Tarım
Sayfa 146Kitabı okudu
Reklam
Tarımsal üretim aslında bedensel efor gerektiren kısmı hariç, basit bir iştir. Neticede tohumla toprağı buluşturur, olgunlaşan ürünü hasat edersiniz. İşin zor kısmı, basit işi karmaşık hale ge­tiren süreç planlama, finansman, pazarlama ve ürün üzerinden oluşan katma değerin bölüşümü ile ilgili hususlardır. Recep Konuk - Kooperatifçilik Üzerine
Sayfa 148Kitabı okudu
Modern zamanlarda tarım sektörünün ülkemizde geçirdiği süreçte ilk aşamaların en belirgin ve temel dinamiği üretimdir. Önce her ne olursa olsun mümkün olduğunca çok üretim; sonra ülke geneline yayılmış, kısmen modernize olmuş ve ihtiyaçları karşılayacak kadar üretim. Üretimin rantabl olup olmadığının, pahalı üretip üretmediğimizin çok önemi yoktur. Hem millet hem de devlet tarafından benimsenmiş ortak slogan ise "kendi kendine yeten Türkiye" sloganıdır. Bu dönemde tarladan başla­yıp tüketicide son bulan üretim zincirinde belirleyici konumda olan üreticidir. Recep Konuk - Kooperatifçilik Üzerine
Sayfa 151Kitabı okudu
Gıda enflasyonu neden değil, sonuçtur. Gıda enflasyonunu düşürmek için öncelikle tarımda yapıl­ması gereken çok iş bulunmaktadır. Zira kalıcı çözüm, sonuç­ları ortadan kaldırarak (İthalat, kamu eliyle sübvansiyonlu gıda satmak vb.) değil, nedenleri ortadan kaldırarak (örgütlü çiftçi, uygun maliyetli, istikrarlı ve artan üretim) bulunabilecektir. Türkiye'nin artık sıklıkla başvurduğu kalıcı çözüm getirmeyen "semptomik tedavi"den vazgeçmesi gerekmektedir. Aksi takdirde Türkiye, yaşlanan kırsal nüfusun da etkisiyle, gıda alanında enflasyonun ötesinde daha ciddi sorunlarla karşı­laşacak. Prof. Dr. Yaşar Uysal - Türkiye'de Gıda Enflasyonu ve Tarımda Yeniden Yapılanma
Sayfa 171Kitabı okudu
Yıllarca tarımın 'stratejik' sektör olduğu hep vurgulandı. Tarım, her ülke için stratejik sektör olarak kabul edilir. Politi­kalar ve sağlanan destekler de bu stratejik önem dikkate alına­rak uygulanır. Günümüzde ülkeler arasındaki ticaret savaşı ve yaptırımlar ağırlıklı olarak tarım ve gıda üzerinden yaşanıyor. Ülkeler birbirlerini gıda ambargosu, tarım ürünleri ambargosu ile tehdit ediyor. Ali Ekber Yıldırım - Zengin Toprakların, Fakir İnsanları Olmayı Hak Etmiyoruz!
Sayfa 173Kitabı okudu
Reklam
Çiftçinin yeniden üretim yapmasını sağlayacak, gelir getiren üretim modellerinin yaşama geçirilmesi gerekiyor. Bunun ön ko­şullarından birisi çiftçinin üretim yaparken para kazanmasıdır. Çiftçi para kazanırsa üretimi sürdürür, ithalata gerek kalmaz. Ali Ekber Yıldırım - Zengin Toprakların, Fakir İnsanları Olmayı Hak Etmiyoruz!
Sayfa 176Kitabı okudu
Türkiye, tarımda her yönüyle zengin bir ülke. An­cak, tarımdan zenginlik üretmek yerine başka ülkelerin çiftçile­rini· destekleyen ithalatçı politikalarla üretimi, üreticiyi yok edi­yor. Çiftçinin üretmesi istenmiyor. İnanıyorum ki, ülke yararına, doğru politikalarla, çevreyle dost üretimle Türkiye'nin çıkış yolu tarımda olacaktır. Zengin toprakların, fakir insanları olmayı hak etmiyoruz. Karamsar değil, umutluyuz. Umudumuz, tarımda sa­hip olduğumuz zenginlik ve insanlarımızdır. Ali Ekber Yıldırım - Zengin Toprakların, Fakir İnsanları Olmayı Hak Etmiyoruz!
Sayfa 176Kitabı okudu
Okullardaki en büyük sorun, 'ihtiyaç odaklı' ve 'anlatıma da­ yalı' bir eğitim anlayışı ile çocukları eğitmeye çalışmaktır. Bizim 'ihtiyaç odaklı' eğitimden 'ilgi odaklı' eğitime geçmemiz gere­ kir. Çünkü çocuklar bizim gibi gelecekte yaşamazlar. Çocuklar gelecekteki ihtiyaçlarını şu anda hesaplamazlar. Hesaplasalar da çocuklar bilir ki ihtiyaç öğrenmeyi çok da tetiklemez. Hatta bu yetişkinler için bile böyledir. Dr. Özgür Bolat - Okullarda Gerçek Öğrenme Ortammı Sağlamak İçin Öğretme Biçimini Yıkmalıyız
Sayfa 185Kitabı okudu
İlgi odaklı öğrenmenin temelinde de 'merak' vardır. Öğ­ retmen keşif gerektiren sorular sorarak, araştırma ve deneyler yaptırarak ve ortaya çıkan ürünleri paylaşma olanağı vererek ço­ cuklarda merak duygusunu canlı tutabilir. Bir öğretmen merak duygusu uyandırabilirse ve çocuğu keşfetme sürecine sokabi­ lirse, o çocuğu her şeye ilgi duyar hale getirebilir. Böylece de sürekli bir iç motivasyon sağlayabilir. Aslında insan doğuştan meraklı bir canlıdır; eğer öyle olmasaydı hayatta kalamazdı. Dr. Özgür Bolat - Okullarda Gerçek Öğrenme Ortamını Sağlamak İçin Öğretme Biçimini Yıkmalıyız
Sayfa 186Kitabı okudu
Öğretmenler bilir ki, bilgi aklı doyurmaz. Anlamak doyu­rur. Çocuğu okulda sadece meşgul tutarak ve oyalayarak zaman geçirmez. Kısacası bu öğretmenler müfredatı değil, öğrenciyi ye­tiştirir. Daha iyi bir eğitim sistemi için "eğitim eşittir ihtiyaçları gidermek için bilgileri öğrenmektir" fikrini yıkıp onun yerine "eğitim eşittir insanın merak duygusunu gidermek için sürekli keşfetme sürecinde olmak ve hayatı anlamlandırmaktır" fikrini yerleştirmeliyiz. Dr. Özgür Bolat - Okullarda Gerçek Öğrenme Ortamını Sağlamak İçin Öğretme Biçimini Yıkmalıyız
Sayfa 188Kitabı okudu
343 öğeden 301 ile 315 arasındakiler gösteriliyor.