"Zihninden geçenlerin etkisi altında kaldığı zamanlarda müdür yardımcısiyla hiç çekinmeden boy ölçüşebileceğini hissediyordu; özellikle de şimdi. En kötü tecrübelerinden bile hiç ders almıyordu. Her şey kendi aleyhine olduğu halde, on kez yenilgiye uğramışken on birincisini kazanacağını düşünüyordu. Bu tür görüşmelerden ter içinde ve boş bir kafayla bitkin vaziyette döndüğünde onu mücadeleye sürükleyenin umut mu yoksa umutsuzluk mu olduğunu bilmiyordu. Bir sonraki defa onu yine koşarcasına müdür yardımcısının odasına götüren şey de yine bir umut oluyordu."
'En kötü tecrübelerinden bile hiç ders almıyordu. Her şey kendi aleyhine olduğu halde, on kez yenilgiye uğramışken on birincisini kazanacağını düşünüyordu."
"Peki ya daha sonra neler olacaktı, nasıl bir gelecek hazırlıyordu kendisine? Bütün engelleri aşıp kendisini sonuca götürecek doğru yolu bulabilecek miydi?"
"Çok şaşırmış olsam da otuz yıldır hayattayım ve kendi yolumu tek başıma çizmek zorunda kaldığımdan beklenmedik şeylere bağışıklık kazanmış sayılırım. Böyle şeyleri, özellikle bugün olanları artık bir felaket olarak algılamıyorum."