Değişen İstanbul 19. Yüzyılda Osmanlı Başkenti

Zeynep Çelik

Değişen İstanbul 19. Yüzyılda Osmanlı Başkenti Posts

You can find Değişen İstanbul 19. Yüzyılda Osmanlı Başkenti books, Değişen İstanbul 19. Yüzyılda Osmanlı Başkenti quotes and quotes, Değişen İstanbul 19. Yüzyılda Osmanlı Başkenti authors, Değişen İstanbul 19. Yüzyılda Osmanlı Başkenti reviews and reviews on 1000Kitap.
1882 sayımının verdiği rakamlar da konut sorununun ciddiyetine ışık tutmaktadır. Resmî rakamlara göre başkent nüfusunun yaklaşık %26'sı kendi evinde oturmuyordu. Nüfusun %5'i cami ve tekkelerde yaşıyordu, %8'i zaten yerleşik ikameti olmayan muhacirlerdi, %1,5'u medreselerde yaşayan softalar, %14'ü dükkânlarında yaşayan esnaf, %2'si ise hanlarda kalan zanaatkâr ve tüccarlardı.
Çok kısa bir süre için Haliç'in üzerinde bir üçüncü köprü belirdi. 1863'te Ayvansaray ile Piripaşa arasında yapılan bu köprü sadece on gün yaşadı, geçimlerini iki yaka arasında yolcu taşıyarak sağlayan kayıkçı esnafı tarafından yıkıldı.
Reklam
Tamamlandıktan sonra Taksim Bahçesi, Pera halkının en gözde gezinti yeri hâline geldi. De Amicis bu konuda şu gözlemde bulunacaktı: "Pazar öğleden sonraları, park insanlar ve arabalarla dolar. Pera'nın renkli dünyası, bira bahçeleri, kafeler ve eğlence yerlerine taşar." Yaz mevsiminde parkta her öğleden sonra müzik çalınır, İstanbul'a turneye gelen Fransız ve İtalyan toplulukları operetler oynarlardı. Parktaki bu atmosferi polis gayet ahlak dışı bulmuş olmalı ki Müslüman kadınlarının parkta araba içinde veya yaya olarak dolaşmalarını yasakladı. Böylece polis kentteki Avrupalılar ile yerlilerin yaşam tarzları arasındaki farkları vurguluyordu.
Yangın var!
1663 ile 1839 arasında İstanbul ve Galata'da 109 büyük yangın görüldü. Bu sayı 1853 ile 1906 arasında 229'a çıktı; 19. yüzyılda kent sürekli yangın tehlikesiyle yaşar hâle gelmişti. İstanbul sakinlerinin bu afet karşısındaki aczini ve ızdırabını 19. yüzyılın İtalyan gezginlerinden Edmondo De Amicis şöyle anlatır: İstanbul sakinleri için "yangın" kelimesi "her türlü bela"yı ifade eder. "Yangın var!" feryadı ise tüyleri diken diken edici, korkunç, meşum, duyanı yeise gark eden bir feryattır ki bütün şehir iliklerinde hisseder ve insanlar Allah'ın gazabının haberini almışçasına sokaklara akarlar.
Jön Türklerin en önemli katkıları, özellikle İstanbul'da, bayındırlık alanında oldu. Yeni rejimin denetiminde başkentte yeni ve etkin bir belediye örgütlenmesi gerçekleşti, kapsamlı bir kent inşaat projesi uygulandı. Bu süreç içinde polis, itfaiye, ulaşım hizmetleri gibi birçok alan yeniden düzenlendi. Bernard Lewis'in belirttiği gibi: "Jön Türkler Osmanlı Devleti'ne anayasal bir rejimi getirmeyi başaramamış olabilirler. Ama İstanbul'a kanalizasyonu getirdiler."
Kentte
"İstanbul" adı, kentin Bizanslı sakinleri tarafından 10. yüzyıldan beri kullanılagelen ve Grekçede "kentte" anlamındaki "eis tin polin" kelimesinden gelir.
Reklam
5. yüzyılın ikinci yarısında Konstantinopolis'in nüfusu 200.000 ile 300.000 arasındaydı. Constantinus Surları tarafından sınırlanan iç şehirde yapılaşma o denli yoğundu ki 450 yılında çıkarılan bir imar yasağıyla binaların on kattan daha yüksek olmaları yasaklanmıştı.
272 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 8 days
Eserin tetkik ettiği dönem, 1838-1908 yılları arasını kapsıyor. Bu dönem, Osmanlı İmparatorluğu’nun yabancı sermayeye açıldığı Osmanlı-İngiliz Ticaret Antlaşması’ndan, II. Abdulhamid’in Jön Türkler tarafından yönetimine son verildiği dönemi kapsamasıyla bilinir. Kitabın incelediği bu dönem, Osmanlı İmparatorluğu'nda çok hızlı değişimlerin
Değişen İstanbul 19. Yüzyılda Osmanlı Başkenti
Değişen İstanbul 19. Yüzyılda Osmanlı BaşkentiZeynep Çelik · İş Bankası Kültür Yayınları · 201636 okunma