Güray Süngü, uzun zamandır merak ettiğim bir yazardı. Deli Gömleği, gerek ismiyle gerekse kapak tasarımı ile beni kendisine çekti. Çok da iyi yaptı.
Deli Gömleği, birbirinden sert, gerçek, melankolik 12 öyküden oluşmakta.
Beni derinden sarsan birkaç öyküden daha detaylı bahsetmeye çalışayım:
Kaçacak Yer Yok; hayatın sıradanlığının içinde nefes almak için çaba gösteren bir adamın yaşam dürtüsünün kendini ve çevresini imhaya götürüşü anlatılıyor.
Umudumsunuz ; bitmeyen bir bekleyişin insanı çürüten yanını, ıssız bir istasyonda anlatıyor. Ölüm, soğuk, bekleyiş insanın canını acıtacak kadar var oluyor.
Bir Zamanlar Samatya'da; geçmişindeki bir olayda takılı kalan yaşlı bir yazarın, kendini inzivaya çektiği bir dönemde genç bir kadınla tanışması sonrası yaşadığı hayatı gözden geçirmesi ele alınırken uzaktan bir gözle biz de tüm yaşanlara daha doğrusu yaşanamayanlara ortak oluyoruz.
Değindiğim birkaç öyküden anlaşılacağı üzere neredeyse öykülerin hepsine yalnızlık, acı, ölüm, pişmanlık, anlamsızlık, sıkıntılı ruh hali hakim. Tüm bunları üst üste okumak benim için pek mümkün olmadı. Okuduklarımı sindirmek için zamana ihtiyaç duymama rağmen, unutamayacağım öyküler oldu.
Öykü severlere ve ruh hali bu tarz öyküleri kaldırabileceklere mutlaka tavsiye ederim.
İyi okumalar.