Hemen herkesin demokrasi yandaşı olduğu bir dünyada demokrasiden bu kadar yoksun oluşumuz, ikide bir demokrasi derken demokrasiyle uzaktan yakından bir ilişkisi bulunmayan bir yaşam biçimini sürdürmekte oluşumuz size biraz garip görünmüyor mu?
Hele birilerinin dillerine doladıkları halkın halk için halkı yönetmesi ya da halkın kendini yönetmesi gibi tanımlamaların bir gerçeği karşılamaktan uzak olduğu kesindir.
Her istediğinin yapılmasıyla tam
tanıma bir sorumsuz olma yoluna giren çocuk yanlışlarının korunduğunu gördükçe iyiden iyiye çığırından çıkar ve şımarıklık denilen illete tutulur: artık her şey onun hakkıdır. O küçük birey büyüdükçe yaşamın kendisini yanlışlarıyla bağrına basmayacak kadar katı özelliklerle donanmış olduğunu sezmeye başlar. O şimdi bir dünya acemisidir. O şimdi bir bencildir, mutsuz bir bencildir. İleri yaşlardaki sinirli davranışların temelinde büyük ölçüde şımarıklığın yattığını unutmamak gerekir.
İnsan ya efendidir ya köledir gibilerden kolaycı bakışlar her zaman geçerli değildir. Toplumsal yaşamda bir takım efendilikler kölelik gibi, bir takım kölelikler efendilik gibi iş görür. Gerçekte efendilikle kölelik bir gerçekliğin iki ayrı görünümüdür.