Sosyalistler ve feministler arasındaki daha genel tartışmalarla bir benzetme yaparsak, cinsiyetlerin eşitliği, sosyalizmin gelişmesine katkısı keşfedildiği için öne çıkarılır, kendi içinde bir amaç olarak değerlendirilmez.
Eşit oy hakkı, politik kararlar üzerinde eşit bir etkiyi garantilemez, çünkü politika için kullandığımız kaynaklar (para, ilişkiler, eğitim, vakit) orantısız bir şekilde bazı grupların lehinedir, öte yandan seçimle oluşmayan organların (bariz bir örnek olan özel şirketlerin yanı sıra diğer örnekler devlet hizmeti ya da yürütme organıdır) ekonomik ya da bürokratik gücü, önemli kararların onların belirlediği koşullarla alınmasını sağlayacak kadar büyüktür.
Jean-Jacques Rousseau servet eşitsizliğinin özgürlüğü ve rızayı yok ettiği; bir kişi başka birinin hizmetçisi yapacak kadar zengin, diğeri ise boyun eğmek zorunda kalacak kadar yoksul olduğu sürece, onların eşit derecede bağımsız ve özgür sayılamayacağı savıyla ünlüdür.
Karl Marx kamusal ile özel, yurttaş ile burjuva, devlet ile sivil toplum arasındaki ayrımı, liberal felsefenin hayati dayanakları olarak görüyordu. 'Yahudi Sorunu Üzerine' başlıklı denemesinde, bu durumda sürdürmek zorunda bırakıldığımız "ikili yaşam"ı mahkum ediyordu. Tam gelişmiş liberal devlet doğuma, mevkiye, eğitime, işe (ve yüzyılımızda ırka ve cinsiyete) dayalı ayrımları "ortadan kaldırır", ama yalnızca bunların politikayla alakasız olduğunu ilan etme anlamında.
İnsanların artık kadınlar ya da erkekler olarak doğaları ile tanımlanmayacakları bir geleceğe yönelirler. Bu gelecek senaryosunda, kamusal alan ile özel alan arasındaki ayrım toplumsal cinsiyetle ilişkili niteliğini yitirecektir. Erkekler ve kadınlar eşit bir şekilde ev ve iş sorumlulukları arasında gidip gelecekler, çocukların yetiştirilmesini ve büyüklerin bakımını eşit bir şekilde paylaşacaklar, önceliklerinde ya da deneyimlerinde cinsler olarak değil bireyler olarak farklılaşacaklar ve politik bir yaşama eşit bir şekilde çekileceklerdir. Böyle bir bağlamda, yurttaş nosyonu tam anlamına kavuşmaya başlayabilir ve insanlar ortak amaçları hakkındaki kararlara eşitler olarak katılabilirler.
Birisi bana Amerika Birleşik Devletleri başkanlığına seçilenlerin yalnız beyaz ve erkek olmakla kalmayıp, hepsinin uzun boylu olduğunu söyleyene kadar, boyun önem verilen bir özellik olabileceğini hiç düşünmemiştim