Everest Açıkhava 24

Denemeler

George Orwell

Sayfa Sayısına Göre Denemeler Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Denemeler sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Denemeler kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Tuhaftır ama o ana dek, sağlıklı, bilinçli bir insanı öldürmenin ne demek olduğuna hiç kafa yormamıştım. Mahkûmun su birikintisinden kaçtığını görür görmez, doludizgin akan bir hayatı yarıda kesmenin ne büyük bir muamma, ne korkunç bir hata olduğunu idrak ettim. Bu adam ölümün pençesinde değildi; bizim kadar hayat doluydu. Bedenindeki tüm organları çalışıyordu; bağırsakları gıdaları sindiriyor, derisi kendini yeniliyor, tırnakları uzuyor, dokuları oluşuyordu -hepsi de vakur ve saçma bir düzen içinde çalışıp çabalıyordu. Darağacına çıktığında ve boşluğa düşerken saniyenin onda biri kadar ömrü kaldığında bile tırnakları uzamaya devam edecekti. Gözleri sarı çakılları ve gri duvarları görüyordu; beyni ise hâlâ hatırlıyor, seziyor, düşünüyordu -su birikintilerini bile fark edecek kadar işlevseldi. Şu anda aynı dünyayı görerek, duyarak, hissederek ve kavrayarak yürüyen grubumuzun bir parçasıydı ama iki dakika sonra ani bir çatırtıyla aramızdan ayrılacaktı -bir zihin, bir ömür eksilmiş olacaktık.
Mahkumun su birikintisinden kaçındığını görür görmez, doludizgin akan bir hayatı yarıda kesmenin ne büyük bir muamma, ne korkunç bir hata olduğunu idrak ettim.
Reklam
Londra gibi bir şehirde teşhis konması güç bir sürü deli ortalıkta dolaşıyor ve genellikle kitabevlerine yöneliyor çünkü kitabevleri hiç para harcamadan saatler geçirebileceğiniz az sayıdaki mekânlardan biridir.
Sayfa 35
kitabevleri hiç para harcamadan saatler geçirebileceğiniz az sayıdaki mekândan biridir.
Kitapçılığı meslek olarak benimsemeyi düşünür müydüm? İşverenimin nezaketi ve dükkandaki güzel günlerim de dahil olmak üzere her şeyi hesaba kattığımda, hayır, düşünmezdim.
Dikkat çekici bir başka konuysa Amerikan kitaplarına ilginin azalması ile öykülerin rağmet görmemesi -ki yayıncılar bu konuda iki-üç yılda bir endişeye kapılırlar. Alacağı kitabı kitapçının seçmesini isteyen müşteriler, neredeyse her seferinde, "Öykü istemiyorum," ya da bir Alman müşterimizin ifadesiyle, "Küçük öyküleri sevmiyorum," diyerek lafa giriyorlar. Nedenini sorarsanız, kimi zaman, her öyküde yeni karakterlere alışmaya çalışmanın yorucu olduğunu söylüyorlar; birinci bölümden sonra çok da düşünmek zorunda kalmayacakları bir romana "dalmak" istiyorlar.
Reklam
39 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.