Descartes Felsefesinin İlkeleri ve Metafizik Düşünceler

Baruch Spinoza

Descartes Felsefesinin İlkeleri ve Metafizik Düşünceler Sözleri ve Alıntıları

Descartes Felsefesinin İlkeleri ve Metafizik Düşünceler sözleri ve alıntılarını, Descartes Felsefesinin İlkeleri ve Metafizik Düşünceler kitap alıntılarını, Descartes Felsefesinin İlkeleri ve Metafizik Düşünceler en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
‘’Nedene göre söylendiğinde, şeylerin ya olanaksız ya da zorunlu olduğu söylenir. Çünkü yalnız özlerine bakarsak, bu özleri açık ve seçik olarak varoluştan ayrı düşünebiliriz; o zaman onlar hiçbir zaman, özlerinin gücü ve zorunluluğuyla değil, yalnız, nedenleri olan her şeyin yaratıcısı Tanrı’nın gücüyle var olabilirler. Bu yüzden bir şeyin var olması tanrısal buyruk dahilindeyse zorunlu olarak var olacaktır değilse var olması olanaksız olacaktır’’
Sayfa 120Kitabı okudu
Ve böylelikle, matematiksel doğrulardan ya da ona apaçık görünen şeylerden en ufak bir kuşku duyulmaz. Bunun üzerine, kuşkunun diğer nedenlerini ortadan kaldırmak için, nasıl zaman zaman yanılgıya düştüğümüzü sorgulamaya koyulur. Bunun nedeninin özgür istencimizi yalnızca karışık bir biçimde algıladıklarımızı bile onaylamak için kullanmamız olduğunu bulur bulmaz, bundan hemen, yalnız açık ve seçik algıladıklarını onaylaması durumunda ileride kendini yanılgıdan koruyabileceği sonucunu çıkarabildi. Bu, herkesin kendi başına kolaylıkla elde edebileceği bir şeydir, çünkü istencini denetleme ve böylelikle anlayış gücünün sınırları içinde kalmasını sağlama gücü vardır. Ancak, erken yaşlarımızda, kolaylıkla kurtulamadığımız birçok önyargıyla doldurulmamız nedeniyle, onlardan kurtulmak ve açık ve seçik anladığımızın dışında hiçbir şeyi kabul etmemek için, tüm düşüncelerimizin kendilerinden bileştirildiği tüm basit nosyonları ve ideaları saymaya ve onları tek tek incelemeye geçer. Böylece, onların her birinde açık ve bulanık olanı gözlemleyebilecektir. Çünkü böylelikle, açık olanı bulanık olandan kolaylıkla ayırt edebilecek ve açık ve seçik düşünceler oluşturabilecektir. Dolayısıyla, ruh ve beden arasındaki gerçek ayrımı, duyularımızdan gelenler içinde açık olanı ve bulanık olanı ve son olarak, rüyada olmanın uyanıklıktan ayrıldığı yeri kolaylıkla bulacaktır. Artık, ne uyanık olduğundan kuşku duyabilir ne duyuları onu yanıltabilir. Böylelikle, kendini sıralanan kuşkulardan kurtarır.
Reklam
Sözün kısası, ne kadar düşünürse düşünsün, kuşku duymak için, aynı anda kendi varoluşunu en yüksek derecede kesin kılmayacak bir neden bulamadı. Gerçekten de, kuşku duymak için nedenler buldukça, onu kendi varoluşuna inandıracak da bir o kadar neden olacaktı. Böylece, kuşku duymak için ne yöne dönerse dönsün, yine de, kuşku duyuyorum, düşünüyorum, öyleyse varım diye haykırmak durumunda kalmaktadır.
‘’Sürenin belirlenmesi için, onu sabit ve belirli bir hareketi olan başka şeylerin süresiyle karşılaştırırız ve bu karşılaştırmaya zaman denir. Bu nedenle, zaman şeylerin bir değişiksin olmayıp, yalnızca bir düşünme kipi ya da daha önce dediğimiz gibi bir akıl varlığıdır, süreyi açıklamaya yarayan bir düşünme kipidir’’
Sayfa 124Kitabı okudu
‘’Hiçbir yaratılmış şey herhangi bir şeyi kendi gücüyle etkilemez, tıpkı hiçbir yaratılmışın, kendi gücüyle var olmaya başlamamalı gibi’’
Sayfa 122Kitabı okudu
‘’Sonsuz ve onun özellikleri, insanın anlayış gücünün ötesindedir, çünkü anlayış gücümüz doğası bakımından sonludur’’
Reklam
Geri17
79 öğeden 71 ile 79 arasındakiler gösteriliyor.