"İnsanlar şunu söylüyorlar, eğer gerçekten adil olursam ve sadece kâr etmeyi düşünmezsem acı ve kayıptan başka hiçbir şey yaşamayacağım ama adaletsiz olursam, adaletsiz olmama rağmen hem adaletliymiş gibi itibar kazanacak hem de cennet gibi bir hayat yaşayacağım. Bu yüzden filozoflar görünüşün doğrulara hükmettiğini ve mutluluğun hükümdarı olduğunu söylüyor, ben de kendimi iyi görünmeye adamalıyım. Dışarıya karşı bir erdem portresi çizeceğim, bu benim evimin sahanlığı ve diş kaplaması olacak, tüm bunların ardında ise izi sürülemeyen, üçkağıtçı bir tilki olacağım, aynı bilge Arkhilokhos'un tavsiye ettiği gibi ama birisinin çıkıp da kötülüğü gizlemek zordur dediğini duyarsam ona büyük bir işi becermenin zor olduğunu söylerim. Üzerinde konuştuğumuz argüman şunu söylüyor ki eğer mutlu olmak istiyorsak bu yolu seçmeliyiz."
"Bir devletin insanoğlunun ihtiyaçlarından doğduğunu düşünüyorum, hiç kimse kendi kendisine yetemez, hepimizin birçok ihtiyacı var. Devletin başka bir kökeni olduğunu düşünüyor musun peki?"
"Başka bir kökeni olamaz."
"O zaman hepimizin birçok ihtiyacı olduğu ve bir sürü insanın da ihtiyaçlarını karşılaması gerektiği için her birimiz bir görevi yerine getirerek bir diğerine yardım ediyoruz ve o kişi de bir başkasına yardım ediyor. İşte bu partnerler ve yardımcıların toplandığı yaşam alanının gövdesine devlet diyoruz."