Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.31
Digital Fortress
Dan BrownDigital Fortress Yorumları ve İncelemeleri
Digital Fortress yorumları ve incelemelerini, Digital Fortress kitabı hakkındaki okur görüşlerini , Digital Fortress puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Yazarın adeta ulaşılması gereken sonu erteleyip durur gibi ilerleyişi, kitabı sürükleyici kılıyordu. Yazarın olay örgüsünü kısıtlı bir vakte -20-24 saatlik bir zaman dilimi- 400 sayfaya heyecanı yitirmeden işlemeyi başarması etkilendiğim bir husustu. Bunun yanı sıra, teknolojiyle fazla iç içe olmanın tehlikesini kitaptan günümüze taşıyordu. Kitap içeriğinde NSA’in kurmuş olduğu baskının dönemimize yakın bir hali vardı. NSA’in mahremiyet ile ilgili etik dışı erişimler sağladığı hususunda, halkın içinde, özellikle kaygı bozukluğu taşıyan insanlar için bu durumun önemli derecede rahatsız edici olabileceğini düşündüm.
Kitabın bütünde yer edinen, aynı zamanda kitaba ismini veren ‘Dijital Kale’ planlaması ve amacı hakkında da ‘Dijital Kale’nin sahibi Ensei Tankado’dan ve yaşamından hareketle birkaç hipotez ürettim. Hiroşima saldırısı sırasında anne karnında bulunması nedeniyle etkilendiği radyasyon dolayısıyla özürlü doğan ve babası tarafından terk edilen Tankado’nun NSA’dan intikam alma amacıyla çıktığı yolda affetme güdüsüyle devam etmiş olması, benim ilgimi çekmişti.
Genel olarak kitabı çok sürükleyici buldum. Olay kurgusu ve işleyişi muhteşemdi diyebilirim. Kitap beni sıkmadı okurken. Dan Brown'a ilk yazdığı kitap ile başladım ve mutlaka devamı da gelecek.
Yazarın okuduğum ilk kitabı ve kesinlikle son olmayacak. Olaylarla beraber kitap sizi öyle bir zinde tutuyor ki bazı yerlerde beyninizin bir yandan okurken bir yandan da düşünerek teori ürettiğini görüyorsunuz. Okurken sanki film izliyormuşum gibi hissettim o açıdan gerçekten başarılıydı. Kime güvenmeliyim veya güvenmemeliyim diye sürekli kendime baskı uyguladım ama kitap bitene kadar asla kimseden tam olarak emin olamadım. Ki kitabımızda da guvenilmemesi gereken sadece tek bir kişi olması da bu işin ironisi. David karakterini çok sevdim, favori kısımlarımsa David'in yaşadığı maceraları anlatan bölümlerdi. Ve Susan ile David'in ilişkisini çok az görsekte çok tatlılardı. Her neyse içerik olarak anahtar sözcükleri kullanmak gerekirse, size şunları sayabilirim: NSA, Susan Fletcher, David Becker, Strathmore, kripto, teknoloji, şifreler, yüzük, İspanya, katil, TRANSLTR, gerçekler. Eğer dikkatinizi çektiyse düşünmeden direkt okumanızı "şiddetle" öneriyorum. Sağlıcakla kalın.
Deyirlər ki,ölüm hər şeyə aydınlıq gətirir...
Dan Brown qələmindən oxuduğum ilk əsər oldu və digər əsərlərində mütləq oxuyacağıma inanıram.Kitabın ilk 95-100 səhifəsi o qədərdə maraqlı gəlmədiyi üçün buraxmaq qərarına gəlmişdim,lakin yaxşı ki, də davam eləmişəm.Kitab sonrasında o qədər həyacanla davam etdiki,kitabın sonuna gəldiyimin fərqinə belə varmadım.Kitab həm elmi həmdə romantik janrdadı.Kitabda bəzi yerlərdə Kompyuterin tarixi haqqında da məlumatlar var.
Mütləq oxumalı olduğunuz kitablar siyahınıza əlavə edin.Xoş oxumalar
Dan Browndan yine alışılmışın dışında bir kitap.Öncelikle kitabın ismi insanda bir merak uyandırıyor.Bir de Dan Brown olunca tabiki elinize alıp okumaya başlıyorsunuz.Kitabın anafikri teknolojinin iyi yanlarının olduğunu ama bunun en ufak bir etkiye mağruz kalarak nasıl bir tehlikeye dönüştüğünü vermiş.Dan Brown yine bildiğimiz gibi konuya hakimliği üst düzey seviyededir.Şuan bulunan teknolojiye uç bir örnek vererek anlatmamış.Anlatılan teknoloji ileride var olabilecek bir teknoloji.Kitaba değinecek olursak konusu her şifreyi çözen bir makina var ama birgün bu makina bir şifreyi çözemiyor.Olaylar bu konu üzerinde gelişmeye başlıyor.Tabiki gözlerim Robert Langdon'ı aradı ama bu kitapta baş karakterimiz başka biri.Dan Brown başkarakteri seçerken sağlam temellere oturtmuş zaten kitabın genel hakimiyetide böyle hiçbir soruyu açıkta bırakmayacak şekilde sağlam.Her zamanki gibi kitapta Dan Brown ilginç bilgilerini bizimle paylaşıyor.Bunlarıda olaya öyle bir dahil ediyor ki kitap bir esere dönüşüyor.Tarihi olaylar ve onların ilginç yanları karşımız bolca çıkıyor.Kitap çok hızlı ilerliyor.Bunun sebebide kitabın yazılış şekli.Her iki üç sayfada başka bir mekan başka hikayeler okuyucu sıkmıyor ve hızlı ilerlemesini sağlıyor.Bir sayfada Amerikadasınız bir sayfada Japonyada.Eğer şifre çözmeye ve bu tür kitapları okumayı seviyorsanız bulunmaz bir eser.Herkesin okumasını tavsiye ederim.
Bu kitabı okumaya karar verdiğimde, buraya yazacağım incelemenin, 'Dan Brown'ı eleştirmek bana mı kalmış... yine harika bir kitaptı.' diye yazmaktan ibaret olacak sanmıştım ama öyle olmadı. Şimdi asıl mesele şu; kitaba başladığımda, sanki bitmek bilmeyen bir macera filmi gibiydi. Fazlaca detay can sıkıcı olmuş. Her şifreyi dakikalar içinde çözen Transltr da, içindeki bilimkurgu kısmı. Hep söyledim ve söyleyeceğim. Sonu başından belli olan veya sonunu tahmin edebildiğim kitapları sevemiyorum. Susan'a herkesin aşık olması, her defasında Susan'ın nekadar güzel olduğuna vurgu yapılması kitaptaki o bilim kurgu havasını azaltmış. Oysa ben böyle konusu olan bir kitapta, aşka odaklanmak yerine, yazarın hayal gücünün bizi daha çok şaşırtmasını isterdim. Tabi bittikten sonra, yazarın ilk kitabı olduğunu öğrenince, okurken yaptığım eleştiriler geçersiz oldu benim için. Sadede gelecek olursak Dan Brown'ı hiç okumadıysanız bu kitapla başayın derim. Diğer kitaplarında gittikçe profesyonelleştiğini görürsünüz. Bu arada, kitabı bitirdiğinizde son sözü mutlaka okuyun. Okurken, olayların sonuçlarını tahmin edeceksiniz ama orda yazan şeyi asla ;))
Konusu: Ulusal Güvenlik Teşkilatı dünyanın kaderini değiştirecek ve dijital ortamdaki tüm şifreli metinleri bilecek özel bir bilgisayar üretir. Günün birinde bu özel bilgisayar karşılaştığı esrarengiz bir şifreyi çözemez. ABD’nin en güçlü haber alma örgütü olan Ulusal Güvenlik Teşkilatı çözülemez bir şifreyle rehin alınmıştır. Dörtbir yandan ihanete uğrayan sırlar ve yalanlar fırtınasına yakalanan Susan Fletcher inandığı teşkilatı kurtarma savaşı verirken kendi canını ve sevdiği erkeği de kurtarmaya çalışır.
İnceleme: Dan Brown çok daha önce Melekler ve Şeytanlar kitabı ile tanıdığım bir yazar. Çok başarılı kurgu olan Dijital Kaleyi de beğendim. Okurken gidişatı az buçuk biliyorsunuz evet ama heyecanlı ve soluksuz bir şekilde de sona gidiyorsunuz. Okurken fazlasıyla film sahnesi belirdi gözümde. Soluksuz bir kovalamacayı okumak çok keyif verdi. Uzun zamandır böyle soluksuz bir kitap okumamıştım. Kesinlikle sizlere de tavsiye ediyorum ve keyifli okumalar diliyorum.
Dan Brown en iyi kitaplarından biri diyemem.olaylari neden bukadar geç çözüyorlar diye düşünmeden edemedim çünkü.internetin bukadar yaygın olmadığı bir dönemde yazılmış.Belki çok daha önceki yıllarda basılmış bir kitap olsaydı muhteşem diyebilirdim.
400 syf.
·
Puan vermedi
Bloğumdan alıntılma yapıyorum. Spoi içerir. İkinci kez okuduğum bir kitap. Annem için almıştım ama okumayınca, ben okuyayım kitaplığıma ekliyeyim dedim. Susan Fletcher, NSA adlı bir kuruluşuna şifre çözme ve verileri saklama başkanıdır. Sevgilisi David ile tatile çıkmayı düşünürken David’in işi çıkmasıyla İspanya’ya gider ve çalıştığı yerden
Bir kitap bu kadar ilgi çekici, bu kadar çarpıcı tek kelimeyle harika olurdu.
Jean Christophe Grange kitaplarından sonra asla bir gizem-gerilim romanından keyif almayacağımı düşünürdüm.
Çünkü her kitabında çoksatanlar listesinin en tepesinde olan bu Fransız yazarın dili, anlatımı, olayı o kadar çarpıcı ve gizemli olurdu ki asla sonunu tahmin edemezdim. Tüm kitaplarını okumuşumdur bu yüzden - istisnasız her kitabı-
Dan Brown' ı Da vinci Şifresi ile tanıdım. Harika bir kitaptı. Tek solukta okunacak kadar akıcı ve kendinden asla taviz vermeyecek kadar iddialı. Buna rağmen pek şaşırarak okumamıştım. Brown'ı Grange'in dengine getirmemiştim bile.
Dijital kale sembollerin, gizliliklerin ve şifrebiliminin kitabı bence. Şifrelere, kriptograflara hep bi ilgim vardı.
Elimden geldiğince bu bşlime dair bir şey öğrenmek istedim, edebiyat dilinde.
Bu kitap bana gereken bilgiyi iştahımı açacak derecede verdi denilebilir. Olayların seyri kitabı elimden düşürmememi sağladı. Bitirmek ve bitirmemek arasındaki kısır döngüde kaldım ama bir gün daha Transltr ve şifreyi NSA'nın sonunu kafamda binbir olasılıkla kurmak istemediğimden bitirmek zorunda kaldım.
Kesinlikle okurken eğlenecek, elinizden düşürmeyecek, hatta yeni bir merak sahip olacaksınız.
Kriptografi gibi.