Dinozorca Sözleri ve Alıntıları

Dinozorca sözleri ve alıntılarını, Dinozorca kitap alıntılarını, Dinozorca en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Oysa okuma eylemi, sevişme eylemi kadar bireyseldir, içe dönüktür, en azından onun kadar düşünsel ve duygusal yoğunlaşma ister.
Yunus'un dilinin büyük gücü, ses ve rengi, söz­cük bilincinden, dizelerin Türkçe sözdiziminden, ahenk ve vurgusundan kaynaklanmaktadır. Yu­nus'un dili, özellikle felsefi ağırlıklı şiirlerde olmak üzere belli oranda etkilerinde kalmış olmasına kar­şın, Arapça ve Farsça tarafından kirletilmemiş, saf, arı bir dildir. Bu "kirlenme" ya da "kirletme" sözcü­ğünü lütfen ağır bulmayın. Bugün nasıl havanın, suyun, toprağın, kısacası doğanın ve çevrenin kirlenmesinin (pollution) yanı sıra kitle iletişim araçla­rının aracılığıyla dilin kitlenmesi söz konusu ise, her dönemde ve Yunus'un çağında da, Türk dili, başka dillerin yapılarının kullanılması yüzünden kirlenmiştir. Yunus.'u ayakta tutan ve onu büyük yapan şey, onun bu dilsel kirlenmeye karşı direnmesi ve şiirlerini en yüksek oranda halkın konuştu­ğu dille yazmasıdır. Bir şairin kurduğu dil yaşarsa şiiri de yaşar; bu dil ölürse şair de ölür. Elbette, Yu­nus'un kullandığı sözcüklerin söylenişi bugünkü gi­bi değildi. Ama zaman içinde bu sözcüklerin söyle­nişi değiştikçe, Yunus'un sözcüklerini de değiştirerek halkın ağzında onlara yaşam kazandır­mıştır. Yunus'un şiirleri halkın ağzına oturmuştur. Varlık, Ocak 1992
Reklam
"Yazar kendi çağından sorumludur. Her sözün yankıları vardır. Her suskunluğun da yankısı vardır" Jean-Paul Sartre
Sayfa 191Kitabı okudu
Ve şeytanın ayartmalarına karşı, dürüst bir yazarın elinden çıkmış Edebiyat Tarihi oku; ve sakın "çok satan kitaplar" listesini ciddiye alma, çünkü iki yüzlü okur içindir, seni ve senin seçtiğin okuru ilgilendirmez.
Televizyon
... büyük bir çoğunluğu ha­la kollektif ve anonim bilinç evresinde yaşayan top­lumların kabile bilincine geri dönüşlerinin önünde YAZI gibi bir engel hemen hemen yok. Bu umut kı­rıcı geriye dönüşte bireysel aklın yerini kollektif duygu ve duyu alacak ve toplumun ikiye bölünme­si kaçınılmaz olacaktır. O zaman böyle bir toplumu kim yönetecek, kim yönlendirecek: İkinci ve üçüncü evreyi bir arada yaşayan çağdaş azınlık kesim mi, yoksa sözel evreye kesin dönüş yapmış olan ezici çoğunluk mu? 
Reklam
12 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.