Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Divanda Kılıç Dövüşü

Vamık Volkan

Divanda Kılıç Dövüşü Sözleri ve Alıntıları

Divanda Kılıç Dövüşü sözleri ve alıntılarını, Divanda Kılıç Dövüşü kitap alıntılarını, Divanda Kılıç Dövüşü en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Dilenen elini gördüğümde Onurum zedeleniyor. Sana ruhumu veremem, Çünkü insan ruhunu başkasına veremez. Ne ki, ruhumdan başka verecek bir şeyim de kalmadı. Mapushane demirlerine yaslanmışım. ihtiyacın varsa, Sana hayatımı verebilirim.
Atatürk’ün talimatıyla, Edith Weigert’e Türkiye’de psikanaliz uygulama izni verilmiş. Bu sayede, bu ülkede çalışan, resmî eğitimli ilk psikanalist o olmuş. Weigert’in onuruna,1982 yılındaki ölümünden önce, bu belge Washington Psikanaliz Derneği binasında sergilenmeye başlandı, ölümünden sonra da sergide kaldı.
Reklam
Psikanalizde, analistin hastanın iç dünyası hakkında düşündüklerine “formülasyon” deriz. Yani analist ne tedavi edeceği hakkında bir özet yapar.Bunu hastayla paylaşmaz. Tedavi için bir zemin olarak kullanmaya çalışır. Tabii ki tedavi ilerledikçe formülasyonda değişiklikler yapılır ve formülasyon zenginleştirilir.
Klasik “sessiz analist” hastanın sözel ve sözel olmayan iletişimlerinin gizli anlamlarını anlamaya çalışırken suskun kalan ve konuşmanın analizan olduğu kadar analist için de yararlı olacağını düşünen kişi olarak tanımlanabilir.
1898 yılında ilk çağdaş nöropsikiyatri kliniği, Kraepelin’le çalışmış bir Türk hekimi olan Raşit Tahsin tarafından açıldı. Raşit Tahsin’in ardından, akıl hastalıklarıyla uğraşan ünlü Türk hekimleri de Kraepelin’in izinden gitmeye başladılar. Bunlar arasında Mazhar Osman da vardı.
İbni Sina, mani ve depresyonun ve zihinsel sorunların önlenmesinde iyi çocuk yetiştirme yöntemlerinin öneminin farkındaydı.
Reklam
Analist, analizanla birlikte onun çatışmaları üzerinde derinlikli çalışan bir ortak konumundadır. “Derinlikli çalışma” kavramı, intrapsişik değişime doğru yavaş ilerleyen bir süreçtir. Otto Fenichel’e (1945) göre, bu “hastaya aynı çatışmaları ve kendisinin bunlara olağan tepki tarzını tekrar tekrar gösteren,ama bunu yeni açılardan ve yeni bağlantılardan yapan” kronik bir süreçtir (s.31).
Her Yer Akıl Hastası Dolu
Türkiye’deki hastanelerde konversif bozukluklar ve takıntılı (obsesif) nevroz vakaları azımsanmayacak ölçüdedir.
Analitik süreçlerin bir bileşeni de dirençtir ve her analist direncin bazı durumlarda iyice katı ve aşılmaz hale geldiğini iyi bilir. Bu tür zorluk hatta imkânsızlıkla karşılaşmalar akla şu soruyu da getirir: Bu tür bir direnç ne kadar analizan kaynaklı ne kadar psikanalist kaynaklıdır? Bundan yıllar önce ünlü psikanalist Paul Ornstein ile yaptığım bir sohbette bana psikanalizin direnç diye tanımladığı şeyin bir kısmının iatrojenik olduğunu söylemişti (Iatros=Doktor; Jenik=Kökenli). Analizanın kendi içsel dinamikleri ve yapılarına dayalı bir direnç özelliği olabileceği gibi psikanalistin veya psikoterapistin zamansız ve orantısız müdahalelerinin karşısında analizanın sağlıklı bir biçimde kendini korumaya çalışması; kendi bütünlüğünü ve sürekliliğini kaybetmeme gayreti, yorumunu kabul ettirme çabası içinde olan psikanaliste bir direnç olarak gözükebilir (Ornstein, Kişisel Görüşme, 2000).
Psikanaliz sürecinin uzunluğu, ruhsallığın karmaşık yapısının anlaşılması için olduğu kadar, değişimin temel özelliği olan duygusal öğrenme süreci için de gereklidir. Bu süreç zarfında “derinlemesine çalışma” (workingthrough) adı verilen teknikle aynı veya benzer malzemeler pek çok açıdan tekrar tekrar ele alınır. Özellikle aktarımın gelişimiyle birlikte, “üstüne konuşulan” malzeme “içinden konuşulur” hale gelir.
17 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.