Diyarbakır Sorgu ve 5 Nolu

F. Welat

Diyarbakır Sorgu ve 5 Nolu Gönderileri

Diyarbakır Sorgu ve 5 Nolu kitaplarını, Diyarbakır Sorgu ve 5 Nolu sözleri ve alıntılarını, Diyarbakır Sorgu ve 5 Nolu yazarlarını, Diyarbakır Sorgu ve 5 Nolu yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Felaketin neresinde olunursa olunsun, her zaman bir dönüş olanağı vardır ve ne kadar yakın bir mesafeden dönülürse, dönüş o kadar kolay ve sancısız olur.
Sayfa 49
O çığlıklar insanın gerçek trajedisinin çan sesleri olarak bilinecek ve işkence sürdükçe bu trajedi de varolmaya devam edecek.
Sayfa 37
Reklam
Elektrik, insanoğlunun binlerce yıl süren emeğinin, soylu araştırmasının parlak bir ürünü. Dahi Edison'un da ehlileştirerek, ışık biçiminde insanlara sunduğu değerli bir armağan. Karanlığa, yokluğa, geriliğe, köhne yaşantıya son verebilecek bir güç. Üretmenin, yaratmanın, bereketin kaynağı. Elektrik, şimdi senden nefret ediyorum!
Sayfa 25
221 syf.
·
Puan vermedi
Yalçın Küçük anlatır: Kendileri 1984'te Sultanahmet Cezaevi'nde koşulların iyileştirilmesi için açlık grevindeyken koğuşlarına Diyarbakır Cezaevi'nden bir tanıdık gelir. Bir süre sonra sorar o kişi: ''Hocam neden açlık grevindesiniz? Burası cennet!'' Bu konuda yaptığım her okumada bu adamın neden böyle dediğini çok iyi anlıyorum ya da anladığımı sanıyorum. İnsan onuruna karşı yapılan her saldırıya büyük öfke duyuyorum. İnsan onurunun korunması uğruna verilen her çaba ise beni her zaman etkilemiştir. Bu kitapta ikisini de fazlasıyla hissettim.
Diyarbakır Sorgu ve 5 Nolu
Diyarbakır Sorgu ve 5 NoluF. Welat · Dilan Yayınları · 198716 okunma
Burada insanlar zulüm çemberini kırabilmek geriye kalanlara bir parça soluk aldırmak için seve seve ölüme gittiler. Yirmi kişi bir sigarayı paylaştılar. Açlıktan bir deri bir kemik kalmışken, bir kaşık yemeği birbirlerine ikram ettiler. Bir yatağı birkaç kişi paylaştılar. Çıplak beton üzerinde soğuktan donmamak için sırt sırta verip, birbirlerine sokularak ısındılar. Yalnızca farklı ve dışardayken birbirleriyle kıyasıya çekişmiş politik örgütlerden insanlarla değil aynı örgütten, politik çizgiden insanlarla da, böylesine amansız koşullarda günlük yaşamda uyum sağlamak gibi güç bir işi öğrenip becerdiler. Umudu ve sevgiyi korumayı, besleyip büyütmeyi başardılar. İnsanın yaratıcı gücü bu koşullarda bile ölmedi, alttan alta taşın altından güneşe uzanan ot gibi, fırsat bulduğu her alanda filizlendi. Hayal gücü işledi. Bu cehennemi koşullarda Hügo'nun "93"ü üzerinde ateşli tartışmalara giriştik. Kimimiz "Guernica" ile ilk kez tanıştık. Yürek ve kafa, pırıltılarını, öğrenme şevkini burada da yitirmedi. İşte, en olmadık anda, biri diğerine fısıltıyla soruyor: ''Pencere sözcüğünün önüne "le" mi yoksa ''la" mı gelir?" Biri, satrançtaki hamle için konuşuyor: "Bu kasparof çıkışı oldu". 5 Nolu, bir ulusun bir tarihsel döneminin öyküsüdür.
Sayfa 207 - Dilan Yayınları
İşkencedeki insan; iki tür boğuşmanın, çatışmanın içinde hisseder kendisini. Birisi insanın kendi iç çatışmasıdır. Diğeri ise işkenceciyle olanı. Bu iki çatışma birbirlerinin sonuçlarını yakından etkiler. Ama belirleyici olan içtekidir.
Sayfa 48 - Dilan Yayınları
Reklam
29 öğeden 31 ile 29 arasındakiler gösteriliyor.