Aşk okunmayı bekleyen yeni bir kitaba benzer;zaman ayırmaz okumaya başlarkenki heyecanınızı koruyamaz,üzerine titremezseniz yarısında sıkılabilir,nasıl başladığını anlayamadan başladığı gibi de bittiğinin farkına varamazsınız...
Eşit midir acaba bekleyip karşılıksız severken çektiğimiz acılar, kavuşmamızdaki mutluluklara? Ya da hangisi uzun boyludur; yalnızlıkta çekilen acılar mı yoksa aşkta yaşanan mutluluklar mı?
Ağaçtan zamansızca kopan yaprağın tekrar ağaca dönmek istemesi gibi ne yaprak ağaca geri dönmeyi teklif edebilir ne de ağaç onu tekrar geri kabul edebilirdi. Ağaç yapraklarını birer birer döküp çiçek açmaya,yapraksa zamansız kopup rüzgarda savrulup gitmeye mecburdur.
Yalnızlık için özgürlükmüş derler. Lafı güzaf yalnızlık; gece yarısında, ıssız sokakların büründüğü hale; sessiz,kimsesiz ve de ucu ucuna kocaman bir boşluğa benzer.