Parrhesia
Hakikati söylemek.. fakat herkesin bildiği, gördüğü ve ayrımını yaptığı bir gerçek değil buradaki kasıt; söylendiği takdirde söyleyen kişinin dışlanmasına, cezaya maruz kalmasına, sürgün edilmesine sebep olacak nitelikte bir doğruyu söyleme eylemidir.
Antik Yunan çağında kullanılan ve konu alınan bu kavram; Foucault' un söyleşilerinden derlenmiş bu kitapta olabildiğince ayrıntılı biçimde ele alınıyor.
Platon ve Sokrates,
Seneca ve Serenus, kinizm tarafında diyojen.
Hepsinin ayrı ayrı hakikati söyleme tutumu ve niteliğini açıklıyor.
Örnek metinler, tragedyalar analizleri ile pekiştiriyor.
Hakikati söylemenin kanıtı " cesaret " tir.
Ve bunu söyleyecek kişinin de bazı nitelikler taşıması gerekir. En basit örneği ile sizi eleştirecek kişinin size denk konumda olması gerekiyor. Maddi olarak, fiziksel olarak, üstün ya da altta olan birinin söyleyeceği şeylere kibir, aşağılama yahut imrenme duyguları karışacağı için hakikat zedelenmiş olacaktır. Kinizme göre ise bu bambaşka şartlar gerektirir.
Parrhesia hem demokratik alanda hem de bireysel ilişkilerde kullanılan bir kavramdır. Retorikten sıyrılmış, dayandığı nokta tamamen kendi inandığı doğruları söylemek olan eylemdir. Burada kendilik kaygısını, demokrasi sorununu çözümlemek hedef değildir, tüm mesele sorunsallaştırmaktır.
Bu parametreler doğrultusunda parrhesiastes olmak ya da bulmak bu çağda oldukça zordur.
Fuko'nun öğrencisi olabilseydim dedirtecek bir kitap yine..
Keyifli okumalar.