Doğu Ekspresi 1800'lerin sonundan itibaren Paris-İstanbul seferi yapan meşhur trendir. Avrupalı yolcular bu trenle İstanbul'a geldiklerinde ihtiyaç üzerine yapılan lüks Pera Palas otelinde kalırlarmış. Pera Palas 1895'te açıldığında İstanbul'da Osmanlı sarayları dışında elektriğin verildiği, elektrikli asansörü olan, sıcak suyu olan ilk binaymış. Agatha Christie de Doğu Ekspresinde Cinayet'i Pera Palas'ta kaldığı sırada yazmıştır.
Gelelim romanın konusuna. Bir grup yolcu ile İstanbul'dan yola çıkan Doğu Ekspresi Belgrat'tan geçtikten sonra kara saplanır ve hareket edemez. Tüm yolcuların durumu iyidir ve sağsağlim trendedirler. Yalnız Amerikalı iş adamının bulunduğu kompartimanın kapısı kilitlidir ve kapı açılınca yolcunun gece öldürüldüğü anlaşılır. Dolayısıyla katil, tren kara saplandığı için kaçamamış olduğundan ötürü yolculardan biridir. Trende yolculuk yapan ünlü dedektifimiz Hercule Poirot ipuçlarından yola çıkarak cinayeti iki şekilde çözer.
Çok sade dille yazılmış klasik Agatha Cristie dedektiflik romanı. Polisiye ve Agatha Cristie sevenlerin severek okuyacaklarına eminim.