Dönüp Baktığımda

Fethi Naci

Dönüp Baktığımda Quotes

You can find Dönüp Baktığımda quotes, Dönüp Baktığımda book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Orhan Veli - Cemil Meriç
" ... Orhan Veli'yi Elit'de ( Elit kahvesi ) bir defa gördüm. Ankara'dan gelmişti. Pencerenin yanındaki bir masada, birkaç kişiyle oturuyordu. Ben de yandaki masadaydım. Bir ara Cemil Meriç oturdu Orhan Veli'nin masasına. Cemil Meriç'in Hugo'dan yaptığı uzun bir şiir çevirisinden söz ettiğini çok iyi anımsıyorum. ( Tercüme dergisinin o unutulmaz " şiir özel sayısı " o günlerde yayınlanmış olmalı. O sayıyı Orhan Veli'nin hazırladığını biliyorduk. ) Cemil Meriç hem Tercüme dergisine çeviri vermek istiyordu, hem de ( Yanlış anımsamıyorsam ) Milli Eğitim Bakanlığı'nın yayımladığı kitaplardan bazılarını çevirmek istiyordu. Orhan Veli, Cemil Meriç'e , Tercüme dergisinde çeviri şiirler için bir yarışma düzenleneceğini söyleyerek o yarışmaya katılmasını salık verdi. Cemil Meriç'in yüzünün birden kıpkırmızı olduğunu, Orhan Veli'nin kendisini amatör çevirmen yerine koymasına müthiş içerlediğini çok iyi anımsıyorum. Orhan Veli'nin hep efendiliğinden, kibarlığından söz edilir, bunun için daha sonraları da hep düşünmüşümdür : Orhan Veli, Cemil Meriç'in sandığı gibi, cemil Meriç'i küçümsemek için mi öyle konuşmuştu yoksa yardım mı etmek istemişti? Çünkü Orhan Veli, yarışmada kazanacak çevirmenin 500 lira ödül alacağını da söylemişti... Nice yıllar sonra, Cemil Meriç adamakıllı ünlendiği günlerde, Orhan Veli hakkında yazdığı satırlarda eleştiri sınırlarını aşıyor, Orhan Veli'ye kabaca saldırıyordu... "
Sayfa 59 - Adam YayınlarıKitabı okudu
Onat Kutlar'ın o canım 'Bahar İsyancıdır'da, " Doğu V" başlıklı yazısındaki üç satırlık parçanın etkisi sürüyor bende: " Ayrılırken bir sepet üzüm getirdi genç kız. üstü asma yaprakları ile örtülü. Bütün aile gülümseyerek uğurladı beni." ( s.82 ) O cümleler bana çok sevdiğim iki hikayeyi anımsatıyor: Çehov'un Güzelleri'yle, Steinbeck'in Kahvaltı'sını. Çehov'un anlattığı Ermeni kızı, güzelliğiyle cinsel istek değil de garip bir hüzün uyandırıyor, bulanık, düşle karışık bir hüzün insana bir daha ele geçiremeyeceği bir şeyleri yitirdiğini sezdiren bir hüzün... Kahvaltı'daki hikaye kahramanı da, bir rastlantı sonucu hiç tanımadığı insanlarla yaptığı kahvaltıyı anımsadıkça içinde garip, ılık, tadına doyulmaz bir şeyler duyar. Onat Kutlar'ın satırları da bende aynı etkiyi yarattı. Ve yıllar öncesinin unutulmaz bir akşam yemeğini anımsattı: ..."
Sayfa 76 - Adam YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Yaşlarında kokuları vardır: Karpuz sergilerinde hep eğreltiotu döşenir kapuzların altına, bunu için eğreltiotu kokusu benim çocukluğumun kokusudur, tıpkı anason kokusunun şu son yıllarımın kokusu olması gibi...