İbret Aynasında Çehreler

Dünden Yarına

M. Ertuğrul Düzdağ

Dünden Yarına Gönderileri

Dünden Yarına kitaplarını, Dünden Yarına sözleri ve alıntılarını, Dünden Yarına yazarlarını, Dünden Yarına yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Müslüman arkadaşım! Bizim dış düşmanlarımız, birer vehimdir!.. Onlar, bizim, zaaf, aciz korku ve hırslarımızın, karşımıza dikilmiş hayalleridir. Kendimizi yenelim ve gerçek dâva adami olalım. Küfrün kaleleri kendiliğinden dağılıp düşecektir.
İslâmcı dava adamının, kendisi ve yakınları ile yapacağı mücadeledir, en mühim olanı .. Bunu kazanabilirse eğer.. Doğrulduğu zaman, meydanın yalnız kendisine kaldığını görecektir!.
Reklam
İslâm'cı dâva adamı, önce başka şeyler için ve yanlış terbiye edilmiş bulunan kendisiyle dövüşecek; dostlarıyla daima dalkavukiuk isteyen, doğru söze kızan dostlarıyla çarpışacak; anlayışsızlığa, aldatılmaya göz yumacak, sıkıntılara katlanacaktır. Ayrıca eline geçeni - harcamayan başkalarının da yerine - harcayacak.. Ve dâima ömrünün, sadece bir kişilik olan kendi ömrünün, bu yolda fedâ edilmek için ne kadar da kısa olduğuna yanacaktır.
Yurdumuzun ve bütün İslâm vatanının kurtuluşu, sinesinde dâva adamlarını barındıran gerçek müslüman âilelerin, onbinlerce, yüzbinlerce -gür ormanlar, yeşil çayırlar ve münbit ovalar gibi- yayılmalarında, çoğalmalarındadır. Namzetlikten, dâva adamlığına- yalnız ve yıkılmaz bir irade ve ruhun üzerinde- dost ve düşman tarafından vurulmuş, ezilmiş ve horlanmiş olarak geçen genç adamı ise, binlerce yıldırıcı, bıktırıcı ve öldürücü tuzak bekler. Her gün, kendi nefsi bin kere, âilesi onbin kere, múhiti yüzbin kere ona saldırırlar.
Çöz de artık yükümün kördüğüm olmuş bağını Bana çok görme İlâhi, bir avuç toprağını!.
HALİFE ÖMER sordu: Resûlullah sallallahu aleyhi vesellemin fitne hakkında olan sözü hanginizin hátırındadır? Huzeyfe: Ya emîrelmü'minin! Benim hatırımdadır. Resûl-i Ekrem: «Kişi, âilesi, malı, evladı ve komşusundan dolayı fitneye dûçâr olur. Bu gibi günahlara, oruç, namaz ve emrimâruf ve nehyimünker kefâret olur» buyurdu. -Maksadım o degil. Deniz gibi dalgala- nacak olan fitneyi soruyorum. -Ya emirelmü'minîn! Senin için o fitneden bir korku yok. Senin zamanınla o fitne arasinda bir kapalı kapı var -Bu kapı açılacak mı, yoksa kırılacak mı? -Kırılacak. -Öyle ise artık kapanmaz. Hazret-i Ömer, böyle diyerek üzüntüsünü belirtti. Çünkü, kendisine cevap veren zat, Peygamber'in sır dostu Huzeyfe radiyallahu anh idi. O, Resûl-i Ekrem tarafindan kendisine emanet olunmuş bilgilere dayanarak, konuşuyordu Hadis âlimlerinden Ebu Vâli diyor ki: Bu «kapı »nin ne olduğunu Huzeyfe'den sormaya korktuk. Büyük imamlardan Mesruk'a «Sen sor» dedik, sordu. Huzeyfe: Kapı, Ömer'di» diye cevap verdi... Huzeyfe'ye «Ömer, kapıyı bilir miydi?» diye sorulunca : «Sabahtan sonra akşamın geleceğini nasıl bilirse, onu da öyle bilirdi...» dedi, Hazret-i Ömer öldürüldü, kapı kırıldı. Fitne seli, İslâm ülkesine yol buldu.
Reklam