Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

2018 Şubat

Düşünbil - Sayı 64

Düşünbil Dergisi

Düşünbil - Sayı 64 Sözleri ve Alıntıları

Düşünbil - Sayı 64 sözleri ve alıntılarını, Düşünbil - Sayı 64 kitap alıntılarını, Düşünbil - Sayı 64 en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Eril tahakküm altındaki tüketim toplumu, "ideal kadın bedeni" tasarısını, kurduğu dev sektörler aracılığıyla rasyonalize ederek, kadına dayatmaktadır. Böylece kadın, bedenine yöneltilen kesintisiz buyrukları doğalmış gibi görmeye itilmektedir.
Sayfa 38
Kendi kaderine terk edilen insan, özgürlüğüyle baş başadır. Bu durum varoluşçuluğun bir evresi olan "bulantı"yı ortaya çıkarır. İnsan bir başına bırakılmış, dünyaya fırlatılmıştır.
Sayfa 15
Reklam
Kadınların ideal cinsel obje haline gelebilmeleri için devasa büyüklükte güzellik, diyet ve estetik sektörleri yaratılmıştır. Sayıları gittikçe artan güzellik merkezleri, kişisel bakım mağazaları, televizyonlarda sürekli yinelenen diyet tavsiyeleri ve estetik müdahaleye dair teşvikler bunlardan sadece birkaçıdır.
Sayfa 36
Heidegger'de kaygı, Sartre'da bulantı olarak karşımıza çıkan daima bir şeylerin eksikliğini hissetme duygusu, insanın anlam arayışının yaşam boyu süreceğini göstermektedir.
Sayfa 15
Özne, Öteki'nin yasasına bilinçli şekilde itaat etmeye çabalamak ve bilinçdışı olarak yasayı ihlal etmek arasında ikiye bölünmüştür. Aynı zamanda; yasa, çiğnenmesi sayesinde vardır ve onu çiğneyen özneye içseldir, yani yasanın bu ihlali, yasayla iç içe girmiştir. Bu bakımdan hayat, bir kabahatlilik dene­yimidir, çünkü var-oluş bu içsel otoriteyle çekişme içerisindedir.
İnsan doğar doğmaz, ölmek için yeterince yaşlıdır.
Reklam
Platon
" Gerçekten saf olmayan biri için saf olan bir şeyi kavramak imkansızdır. "
Mutlu olabilmek, mutluluğun peşinde koşularak elde edilebilecek bir şey değildir, çatışmaların çö­zülmesiyle zaten kendini var edecektir.
Kişi, sevgiyle yaklaşabilmesi için öncelikle "hayal kırıklığı"na tahammül edebilme becerisi geliştirmiş olması gerekir.
Sayfa 34
Esas kölelik zincirlere bağlıyken değil , özgür insanlar özgür olduğunu zannetttigi zaman ortaya çıkmaktadır . BESTE ÇEBİ
Sayfa 38
Reklam
Kadının tanımlanışı biyolojik olmaktan ziyade toplumsaldır. BESTE ÇEBİ
Sayfa 35
Kendisi için değil erkek için yaşaması beklenen, bu yöndeki eril tasavvurlarla biçimlendirilmeye çalışılan ve sadece yaşamları değil bedenleri de eril tahakküm altına alınan kadınlar, erkeğin öznesi olduğu bir dünyada nesne konumunu sürdürmektedir.
Sayfa 35
"Nietzsche için sanat, bireylere çektikleri ıstırabın, acının, zaaflarının ve hatalarının hayret verici do­ğasını açıklamasından ötürü, bir hakikat biçimini temsil eder...
Heidegger'de kaygı, Sartre'da bulantı olarak karşımıza çıkan daima bir şeylerin eksikliğini hissetme duygusu, insanın anlam arayışının yaşam boyu süreceğini göstermektedir.
Hiçlik, yalnızlık, hayatın anlamsızlığı, özgürlüğün bile değersiz olduğu bir dünyada her şey tiksinti kaynağıdır.
124 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.