Güneş doğarken bir başka, batarken daha bir başka güzellikte görünür bizim topraklar. Bizim olduğu için mi güzeldir, yoksa güzel olduğu için mi güzeldir? Bilemezsiniz
Bakarsınız yeni bir seçim olmuş ve açlıktan, yokluktan, zulümden, adaletsizlikten dem vuran bir halk çoğunluğu o yalancı bildiğiniz politikacıyı "beni tekrar idare et" diye seçivermiş. Şaşırır kalırsınız.
Yobazlık, kendi doğru bildiğinin dışında doğru kabul etmeyen, kendi yanlışını başkasının doğrusundan üstün gören sakat bir anlayıştır. Yobaz ilme, akla kıymet vermez. Sert ve kırıcı olur. Yobazlık şifasız bir illettir.
Zirveden başlamak güzel oluyor galiba. Okumadan alimlik, çalışmadan patronluk, askere gitmeden generallik tatlı hayal de uyanmanın mukadder olacağını bilmemek acı. Kitabı en sonundan okumaya başlama huyundan vazgeçebilirsek ne mutlu bizlere.
Lüzumluyu lüzumsuz yere, lüzumsuzu da lüzumlu yere koymak tehlikelidir. Zaman gelir bu yanlışlık arzeden tasarruf telafisi imkansız yaralar açar. Zaman gelir bu yanlışlıklara sebep olan utanır. Böyle durumlara düşmemek için her şeyi yerli yerine koymakta fayda vardır. Ayakkabının başta taşınmasındaki tuhaflık kimsenin gözünden kaçmaz. Güle bağlanan keçi suçlu değil, bağlayan suçudur. Deliye boncuk takar gibi densize iltifat yağdırmak da şımarıklığı artırır.