Düşünsel Duruş

Rasim Özdenören

Düşünsel Duruş Posts

You can find Düşünsel Duruş books, Düşünsel Duruş quotes and quotes, Düşünsel Duruş authors, Düşünsel Duruş reviews and reviews on 1000Kitap.
İmamı Azam Ebû Hanife'ye atfedilen bir anekdot: Katâde Kûfe'ye geldiğinde Ebû Hanife ona gidiyor ve: "Ey Ebû Hattab, diyor, bir adam ailesini bırakıp gitse, ailesi yıllarca ondan haber almasa, karısı, kaybolan kocası ölmüştür zannıyla başka kocaya varsa, sonra birinci kocası çıka gelse bu meseleye ne dersin?" Katâde: "Bu mesele vuku bulmuş mudur?" diye soruyor. Ebû Hanife de: "Hayır." diyor. Katâde de ona: "Öyleyse vuku bulmayan bir şeyi bana ne diye soruyorsun?" deyince, Ebû Hanife de ona: "Biz belâ gelmeden önce hazırlanırız, belâ gelip çatınca nereden girip nereden çıkacağımızı bilelim diye." cevabını veriyor.
Sayfa 71 - iz yayıncılık
Bir düşünce arayışının içinde bulunduğunu gördüğümüz birinin bir meseleyle karşı karşıya bulunduğunu hemen anları. Düşünce arayışının kendisinin doğrudan bir mesele olarak kabul edilmesi de caiz görülebilir. Ancak bu durum farklı bir düzlemin meselesi sayılmalıdır: insan bulmacaları çözmek için de kafa patlatabilir! Asıl mesele, bir meselenin çözümü sadedinde kafa yormaya yönelmektir: öbür türlüsü, ortada kafa yorulmuş da olsa, patinaj yapmaya benzer: emek ve yorgunluk hasıl olur, ama mesafe alınmaz. Demek ki, sahici zeminlerde, sahici meseleler karşısında, sahici düşüncelerin ortaya konulup konulmadığını arıyoruz.
Sayfa 71 - iz yayıncılık
Reklam
Kapitalizm Tutsaklığı
Modern dönemde, bütün özgürlük iddialarına ve istemine rağmen, ne kapitalistik âlemde, ne de marksizmin uygulandığı yerde onun (özgürlüğün) gerçekleştiğini görmek mümkün olmamıştı. Marx'ın kendisi kapitalist ülkelerdeki özgürlük iddialarını içi boş bir kavram olduğunu daha başından beri söylüyordu.
Düşünce ve Suç
Hiç bir fikir aslında, kendiliğinden suç değildir. Onu suç sayan, kurulu düzenin dogmatik zihniyetidir. Ama tarih, yeni bir fikrin, yerleşik dogmatik zihniyeti aşmayı başardığını her defasında gösterip duruyor.
İcbar, mecbur ve ceberut
Madalyonun öteki yüzünde, insanları fikir ihtikârı yapmaya zorlayan siyasal ortamın ceberutluğu bulunmaktadır. Eğer bazı insanlar fikirlerini kendi ülkelerinde söyleyemedikleri için başka ülkelere kaçıyor veya başka ülkelerin medyasını kullanmak zorunda kalıyorsa, böyle bir ülkede o insanları kendi ülkelerinin fikir muhtekiri olmaya icbar eden bir ceberut yönetimin mevcudiyetinden bahsedilebilecek demektir. Fikir ihtikârı yapmayan, yani fikrini tam gerektiği zamanda, cesurca ve isabetle ifade eden fikir adamları, içinde yaşadıkları ülkenin sorunlarını dile getirdikleri için vatan hainliği ile itham ediliyorsa, orada, ceberut bir yönetimin varbulunduğu tespit edilebilecektir. Böyle bir durumda fikir ihtikârını meşru sayacak mıyız? Yani itham edilmekten korktuğumuz için fikrini saklayan kimse mazur sayılmalı mı? Asla! Çünkü fikir ihtikârını bazı hallerde meşru sayma eğilimi, bizi, neticede ceberutluğu kabul etmeye götürecektir. Bu da bizi kısır döngüye dönüştürür.
Fikir - Zaman
Fikir zamanında söylenmeyince, söylenmiş olduğu zamanda işe yararlığı da söz götürür olacaktır. Dolayısıyla o fikir hiç söylenmemiş mesabesinde sayılabilecektir
Reklam
Kaldı ki, söyleyeceği bir fikri olanın, onu ne edip edip söylemenin bir yolunu bulacağına kani olanlardanım.
Sayfa 32
Akıl, muhakeme yapabilmesi için elinde kıyas unsurlarınıda bulundurabilmelidir.
Sayfa 17 - İz yayıncılık
Tevhid (veya vahdeti vücud veya vahdeti şühud) diye ifade edebileceğimiz insanın Allah'la birlikte ve O'nun yolunda yaşamasını öngören hayat tarzı, Batı düşünürlerinin elinde kaba bir panteizme dönüşmüştür. Batı, kendine dışardan bakamadığı ve kendini eleştiremediği için, kendi paradigmaları doğrultusunda kat ettiği mesafeyi bir "ilerleme" olarak değerlendiriyor. Böyle bir ilerleme varsa, bu ilerlemenin, giderek kutsal olanla ilişkisini kesmek ve giderek kendini manevî değerlerden boşandırmak istikametinde yol aldığını söylemek zorundayız. Halen zenginleşmiş gibi görünen Batı fikriyatı, son tahlilde, muharref bir idea telâkkisinin çeşitlemesinden ibarettir. Tahkir kasdı olmadan yapabileceğimiz belirleme şudur: Batı uygarlığı, 3 bin yıl içinde, sıpa iken eşek olmuştur!
Sayfa 69 - iz yayıncılık
667 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.