Ebu Müslim
İrene MelikoffQuotes
Türkler, tüm zamanlarda, erkek ve kız kardeşler veya çok yakın arkadaşlar için kafiyeli isimleri hep sevmişlerdir.
Eser insancıl, ırklar üstü, hatta inançlar arası bir karakter taşımaktadır
Nereye gizleneceğini bilemeyen Ebu Müslim, Merv’in çölleşmiş
sokaklarında bir oraya bir buraya gidip gelir. Karşıdan Yahudi
bir kadının geldiğini görür, ondan bir gece için sığınabileceği bir yer ister. Kadın, onu görkemli bir eve götürür ve ona adıyla hitap ederek yiyecek, içecek ikram eder. Şaşıran Ebu Müslim, kadına kim olduğunu sorar.
“Bu ev Yahudi Mahyar’ın evidir.” der kadın. “Şehrin önde gelenlerinden biridir, Nasr-ı Seyyar’ın ona büyük saygısı vardır. Zaten, şu anda onun yanında. Dün gece rüyamda peygamber efendiyi gördüm ve bana sizi saklamamı emretti.” diye devam eder.
Ebu Müslim, ondan kendini birkaç gün saklamasını ister. “Efendi, biliyorsun ki ben Yahudi’yim, sen ise Müslüman’sın.” der kadın. “Ne önemi var ki?” diye cevap verir Ebu Müslim ve devam eder: “Asıl olan, insanoğlunun soyluluğudur. Yahudi veya Müslüman olabilirsin ama aynı zamanda iyilik de yapabilirsin.”
Tarihçiler “Abbasiler’in Göz Bebeği’ni”, kısa boylu, esmer tenli, geniş omuzlu, kısa bacaklı bir insan olarak tanımlıyorlar. Bu tanımlama, onu uzun boylu ve sarışın olarak tasvir eden efsanelerin tam tersidir.* Duygularını hiç göstermemiş, kimse onun güldüğüne veya şaka yaptığına kesinlikle tanık olmamıştır. Yumuşak görüntüsünün ardından sert ve acımasız bir yüreği olduğuna, davasının kesin başarısı uğruna peşlerine düştüğü Emeviler ve onların taraftarlarına uyguladığı vahşet boyutlarına varan katliamlara tanıklık edilmektedir. Ali Murtaza'nın kardeşi ve Cafer ibn Ebu Talip'in torununun torunu olan Alit Abdullah bin Muaviye'yi, Şeyban ibn Salama'yı Haricilerin ve Yemenilerin liderlerini artık onlara gereksinim duymadığını hissettiği zaman aynı şekilde öldürtmüştür.
*Okur notu: Tarihçilerin yaptığı tarif bir Fars’tan çok, bir Hun, Moğol erkeğine işaret eder.
Elde ettiği başarının karşılığını da halifenin elde edilen ganimetlerin envanterini çıkarması için gönderdiği görevlinin gelişi ile alır. “Kan dökmek için iyiydim!” diye bağırır, uğradığı hakaret karşısında Ebu Müslim, “Ama iş ganimeti muhafaza etmeye gelince zan altındayım.”
Ebu Müslim’in efsaneleri, Sultan Gazneli Mahmud’un yakınındaki bir hikâye anlatıcısı olan Tuslu Ebu Tahir’in eserinde billurlaşmıştır. Yorgunluk nedir bilmeyen epik hikâyelerin anlatıcısı Tuslu Ebu Tahir, hikâyeleri ile Türkler arasında çok meşhurdur. Ebu Müslim romanını diğerlerinden ayıran unsur, tarihî etkisi ve esinidir, bunun dışında Ebu Tahir’in alışılmış repertuvarının tüm unsurlarını bu romanda da bulmak mümkündür.
Sayfa 20 - Elips KitaplarıKitabı okudu