Cumhuriyet devri ideolojisinin bilerek ya da bilmeyerek temsilcileri olan "ilericiler'in Kemal Tahir'e diş bilemeleri kolayca anlaşılabilecek bir olaydır. Çünkü Batılaşma hayranı olan, ekonomik temelden yoksun yani milli burjuvazisiz bir milliyetçilik ve bunun sonucu olarak ırkçılık görüşünü benimseyen ve bundan ötürü geleneksel Anadolu toplumu halklarına hayat hakkı tanımayan; bütün sorunları; laiklik-teokratik yönetim, dindarlık-yobazlık, eğitim-eğitimsizlik gibi ideolojik karşıtlıklar açısından gören; ekonomik sorunlardan söz edilince "komünistlik" yaftasını hemen yapıştıran kapıkulu aydınların içyüzünü en iyi ortaya vuran kimse Kemal Tahir'dir.
Bugün, Kemal Tahir'in geniş, derin ve külyutmaz düşüncesinde, çoğunlukla olumlu olan yanları iyice ayırmak, değerlendirmek ve gerçek yerine oturtmak gerekiyor. Tabii ortaokul bilgileriyle yetinmek istemiyorsak...
Kemal Tahir, Türk tarihi ve toplumu hakkındaki orijinal ve sağlam görüşlerinden hareket ettiği için hem "mahalli ağızları", hem Türkçe'nin küçümsenmiş ve unutulmuş nesir dilini, hem de yeni imkanlarını kaynaştırarak ve aşarak kullanabilmiştir. Eserlerindeki eşsiz dil ve uslūp güzelliğinin kaynağı bu davranıştadır.