Hadislerle Edep ve Ahlâk

Edebü'l - Müfred 1.Cilt

İmam Buhari

Edebü'l - Müfred 1.Cilt Hakkında

Edebü'l - Müfred 1.Cilt konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.

Hakkında

Bütün hamdler, bizleri yoktan yaratan, sayısız nimetler ihsan eden ve gönderdiği peygamberler ile insanları terbiye eden Allah Teala'ya olsun. Salat ve selâm büyük bir ahlâk üzere bulunan ve inananlar için en güzel örnek olan Hz. Muhammed Mustafa Efendimiz'e (sallallahu aleyhi vesellem), onun yolundan giden pak Ehl-i beyt'ine ve güzide ashabına olsun. Yüce Rabbimiz, kendisini tanımamız ve O'na ibadet etmemiz için insanları ve cinleri yaratmıştır. İnsanların O'nu tanıması, O'na ibadet ve kulluk etmesi için de peygamberler ve kitaplar göndermiştir. Bütün in- sanlara en son olarak Efendimiz Hz. Muhammed'i (sallallahu aleyhi vesellem) peygamber olarak vazifelendirmiş ve vahiy yoluyla kendisine Kur'ân-ı Kerim'i indirmiştir. Mevlâmız yüce kitabında Peygamber Efendimiz'e (sallallahu aleyhi vesellem kendi isim ve sıfatlarını tanıtmış, ona nasıl ibadet ve kulluk edeceğini öğretmiş, dünya ve ahiret saadetini kazanma yollarını göstermiştir. Bunun yanında kendisine bu öğrendiklerini insanlara öğretmesini ve açıklamasını emretmiştir. Peygamberimiz de kendisine inen âyetleri, hükümleri, emir ve yasakları en güzel şekilde öğrenmiş, hayatında tatbik etmiş ve insanlara öğretmiştir. Hak Teâlâ, Kur'ân-ı Kerim'de Hz. Peygamber'in (sallallahu aleyhi vesellem) yüce bir ahlâk üzere olduğunu ve müminler için en güzel örnek olduğunu (Kalem 30/4; Ahzab 33/21) beyan ederek bizim onu örnek almamızı emretmiştir. Peygamber Efendimiz de, "Ben güzel ahlakı tamamlamak için gönderildim" 1 Malik, el-Muutta, Hüsnü'l-Huluk, 8, Ahmed b. Hanbel, el-Müsned, 2/381. buyurarak asıl vazifelerinden birinin, güzel ahlakı yaşamak ve insanlara öğretmek olduğunu bildirmiştir. Bu vazifesini en güzel şekilde ifade ederek başta sahâbe-i kiram efendilerimiz olmak üzere bütün insanlara güzel örnek olmuştur. Sahabi efendilerimiz de onun bu güzel ahlakına şahit olmuşlar ve ondan daha güzel ahlâk sahibi bir kimse görmediklerini ifade etmişlerdir. Resûl-i Ekrem Efendimiz (sallallahu aleyhi vesellem), Kur'ân-ı Kerim'de emredilen sabır, şükür, riza, ihlas, cömertlik, tevekkül, edep, nezaket, doğruluk, iyilik, takva, merhamet gibi güzel ahlakları bizzat hayatında uygulayarak insanlara güzel örnek olmuş ve öğretmiştir. Bunun yanında güzel ahlaklı olmanın yollarını sözleriyle de açıklamıştır. Kibir, cimrilik, riya, haset, gazap, şehvet, hirs, mal ve makam sevgisi gibi kötü ahlâklardan da sakındırmıştır. Nitekim Hz. Aişe (radıyallahu anha) validemize Allah Resû- lu'nun ahlakı sorulduğunda, "Onun ahlakı Kur'an idi" cevabını vermiştir. Allah Resûlü (sallallahu aleyhi vesellem) örnek yaşantısı ve hadis-i şerifleri ile güzel ahlakı bizlere öğretmiştir. Bize düşen vazife de Peygamber Efendimiz'in bu güzel ahlakını ve bu konudaki hadis-i şerifleri öğrenmemiz ve hayatımızda tatbik etmemizdir. Fahr-i Kainat Efendimiz kıyamet günü, mizanda güzel ahlâktan daha ağır gelen bir şey olmadığını haber vermiştir. Yine kıyamet günü, kendisine en yakın olanların ve iman bakımından en kâmil olan müminlerin güzel ahlak sahibi olanlar olduğunu ifade etmiştir. Bu sözleriyle bizi güzel ahlak sahibi olmaya teşvik etmiştir. Peygamber Efendimiz'in (sallallahu aleyhi vesellem) sözleri, açıklamaları ve örnek hayatı bizim için en güzel numunedir. Onun bu güzel hayatını ve ahlakını öğrenmek ve hayatımızda tatbik etmek bizim en önemli vazifemizdir. Zira Rabbimiz'in rızasını kazanmak ve O'nun mağfiretine mazhar olmamız, Resûlullah Efendimiz'in sünnetine tabi olmaktan geçmektedir (Ali Imran 3/31) Bu hakikatleri bilen Imam Buhâri (rahmetullahi aleyh), edep, güzel ahlâk ve adab-ı muaşeretle ilgili hadis-i şerifleri titizlikle bir araya toplayarak insanların hizmetine sunmuştur. 2 Müslim, Musafirin, 139 3 Tirmizi, Birr, 62, Ebu Davud, Edeb, R. Tirmizi Birr, 77, Radà, 11; Ebu Davud, Sünnet, 16. Muhaddislerin sultanı, bu güzide eserinde geçimle ilgili edeplere, bir müslümanın sahip olması gereken güzel ahlâka, kişinin anne babasına, çocuklarına, akrabalarına, komşularına ve hizmetçilerine karşı vazifelerine; insan haklarına, salih amellere, yeme, içme ve konuşma adabına, sakınılması gereken kötü fiil ve edeplere, güzel isim koymaya, selamlaşmaya, evde uyulması gereken kurallara, oturma ve kalkma adabına, günlük ya pılması gereken ibadet, dua ve zikirlere dair ve bunlara benzer daha pek çok adap kurallarına yer vermiştir. Bu eserde zikredilen bu edep kuralları ve uygun davranış tarzları, bizim güzel ahlâk ve kâmil iman sahibi bir insan olmamız yolunda birer rehberdir. Bizlerin, Peygamber Efendimiz'in (sallallahu aleyhi vesellem) sahibi olduğu ve miras olarak bıraktığı bu güzel ahlâka sahip olmamız için bu edepleri öğrenip hayatımızda tatbik etmemiz gerekir. İmam Buhârî hazretleri bu eserinde özenle seçtiği 1322 hadisi 644 konu başlığı altında nakletmiştir. Konu başlıklarına ayrı bir özen göstermiş ve gerekli yerlerde açıklamalarda bulunmuştur. Muhaddislerin imamı, bu eserini zamanının ihtiyaçlarına göre yazmıştır. Kendisine has bir usul ve üslup kullanmıştır. Bizlerin de okuduğumuz hadis-i şeriflerden kendimize göre bir ders çıkarmamız, ibret ve örnek almamız icap etmektedir. Bu güzel eseri tercüme ederken sade bir dil kullanmaya gayret ettik. Açıklanması gereken yerleri dipnotta kısaca açıkladık. Uzun olmaması için hadisin senedini kısaltarak sadece ilk râvilerin isimlerini zikrettik. Kendisi hadis alanında en güvenilir muhaddislerin başında olduğu için hadislerin tahricini yapmaya gerek duymadık. Çünkü kendisi Kur'ân-ı Kerim'den sonra en güvenilir hadis kitabı olarak kabul edilen Sahih-i Buhârî kitabını yazmıştır. İçindeki hadisleri özenle seçmiştir. Bu kitabında da yine bizim faydamıza olan edeple ilgili hadis-i şerifleri özenle seçtiğine inanıyoruz. Yüce Rabbimiz bizlere ve bütün okuyucularımıza bu eserden istifa- de etmeyi ve öğrendiklerimizle salih ameller işlemeyi nasip eylesin. Bizi Kur'ân-ı Kerîm ve Resûlullah Efendimiz'in (sallallahu aleyhi vesellem) o güzel ahlâkı ile ahlâklandırsın. Bizleri sırât-ı müstakîmden ayırmasın.
Editör:
Eser Sazak
Eser Sazak
Tahmini Okuma Süresi: 10 sa. 21 dk.Sayfa Sayısı: 365Basım Tarihi: Ocak 2023Yayınevi: Semerkand yayınları
ISBN: 978-605-159-606Ülke: TürkiyeDil: Türkçe
Reklam

Kitap İstatistikleri

Kitabın okur profili

Kadın% 78.6
Erkek% 21.4
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş

Yazar Hakkında

İmam Buhari
İmam BuhariYazar · 42 kitap
Buhârî ya da tam künyesiyle Ebû Abdillâh Muhammed bin İsmâîl bin İbrâhîm el-Cu'fî el-Buhârî (d. 810, Buhara - ö. 869, Semerkant), Buharalı Fars bir muhaddistir. Yazdığı Sahih-i Buhârî diye bilinen (Arapça: الجامع الصحيح, El-Camius-Sahih) eser, daha sonradan Sünni (ehl-i sünnet) Müslümanlar için güvenilir hadis kaynaklarını teşkil eden ve Kütüb-i Sitte diye anılan serinin ilk kitabıdır. 21 Temmuz 810 yılında günümüzde Özbekistan'da bulunan Buhara şehrinde doğmuş, 869 yılında ölmüştür. Genç yaşta annesinin terbiyesi altında Arapçayı ve Kur'an'ı öğrenmiştir. 16 yaşında annesi ve kardeşi ile birlikte Mekke'ye hac amacıyla gitmiştir, Buhara'ya dönerken kendisi ilim öğrenme isteğiyle Mekke'de kalmıştır (Hicri 210/Miladi 825). Babasından kalan servet, onun hiç kimseye muhtaç kalmadan ilim öğrenmesine vesile olmuştur. İmam olarak anılan Buhârî, İslâm dininin en büyük muhaddisi sayılır. İslâm Peygamberi'nin vefatından 178 yıl sonra Dünya'ya gelen Buhârî, hadisleri halk içinden duyduğu ve kendi araştırmaları ile kaydetmiştir. Zühlî'nin Kur'an okuyan kişinin telaffuzunu mahluk kabul ettiği gerekçesiyle Buhârî'nin bidatçı olduğunu ve onun meclisine katılanların Kur'an'ın mahluk olduğu görüşüne sahip olmakla itham edilmesi gerektiğini bildirerek İmam Müslim ve Ahmed bin Seleme hariç insanların çoğunun Buhârî'nin meclisine katılmasını engellediği belirtilmektedir. lbnu Ebi Halim er-Razi (ö.h. 327) Buhârî'nin biyografisinde babası Ebû Hatim er-Razi'nin Buhârî'den hadis işitmekle beraber Muhammed b. Yahya tarafından onun "Kur'an'ın okunuşu -lafzı- mahluktur" görüşü iletilince Buhârî'nin hadisini terk ettiğini anlatır. Bu durumun Buhârî'nin Sahih'inin şöhretini geciktiren faktörlerden biri olduğu ve asırlar geçtikçe bu haberin unutulduğu ifade edilir. Buhârî'nin hocalarından Nuaym bin Hammâd'ın hemen bütün hadis münekkitleri tarafından zayıf ve münker hadis rivayet etmekle tanındığı, rivayetlerinde çokça yanılıp bunları birbirine karıştırdığı, rivayetleri pek kabul görmeyen muhaddislerden hadis rivayet ettiği için de eleştirildiği, rivayetlerinin delil olarak kullanılamayacağı ileri sürüldüğü ve hatta sünneti koruma gayretiyle hadis uydurduğunu söyleyenlerin de olduğu fakat Buhârî'nin ondan hadis rivayet ettiği belirtilmektedir. Buhârî'nin bidat ehli addedilen Haricilere ve Mürcieye mensup kişilerden de hadis rivayeti aldığı belirtilmektedir. Bununla birlikte Buhârî'nin eserlerinde Ebu Hanife'yi cerh eden rivayetlere yer verirken ta'dil rivayetlerine yer vermemiş olduğu ifade edilmektedir. Buhârî el-Câmiʿu’ṣ-ṣaḥîḥ’inin bab başlıklarında isim zikretmeden, “Kāle ba‘zu’n-nâs” (insanlardan biri şöyle dedi) ifadesini kullanarak Ebû Hanîfe’yi tenkit etmiş, diğer eserlerinde de onun İslâm dinine zarar veren Mürcie’ye mensup olduğuna ilişkin rivayetleri zikretmiştir. Hatta Buhârî'nin ed-Duafâü‟s-Sağir adlı eserinin 388 numaralı maddesinde Ebu Hanife'nin iki defa küfürden imana davet edildiğiyle ilgili bir rivayete yer verdiği belirtilir. Endülüslü İbn Hazm'ın (ö. H. 456/M.S. 1064) musiki konusunda en sağlam ve en kuvvetli olduğu belirtilen Buhârî'nin sahihinde geçen "Ümmetimin içinde zina yapmayı, ipekli giymeyi, içki içmeyi ve mûsikî dinlemeyi helâl sayan kimseler türeyecektir." şeklinde başlayan rivayetin uydurma olduğunu söylediği ve Buharî'yi kitabına uydurma hadis almakla suçlayanların başında geldiği ifade edlmektedir. Eserleri - Et Tarih el Kebir (Daha sonra bu eseri et Tarih es Sağir adı ile özetlemiştir.) - Es Sulasiyat - El Edeb el Müfred: Ahlâk hadislerini toplayan bir eserdir. İstanbul'da 1306, Kahire'de 1346, Hindistan'da 1304 yıllarında basılmıştır. - Halk-u Ef'ali'l İbad - Raf'ul-Yedeyn fi's-Salah: Namazda el kaldırmakla ilgiidir. Kalküta'da 1257, Delhi'de 1299 yıllarında yayınlanmıştır. - Kitâbu Duafâü's-Sagîr: Zayıf ravilerin hallerinden bahseder. Hindistan'da 1323 ve 1326 tarihlerinde basılmıştır. - Kitâbu'l Künâ: Râvîlerin künyelerinden bahseden bir eserdir. Haydarabad'da 1360 yılında basılmıstır. - Kitâbu'l-Kiraati Halfe'l-imam: Namazda imamın arkasında okuma hakkında yazılmış bir eserdir. 1299'da Delhi'de, ayrıca 1320'de Kahire'de basılmıştır. - Halku'l-Ef'ali'l-ibâd ve'r-Redd Ale'l Cehmiyye: Cehmiyye mezhebinin görüşlerini reddeden bir kitaptır. 1306'da Delhi'de basılmıştır. - El-Akîde yahut et-Tevhîd: Akaid konusunda yazılmış bir eserdir. - Abarü's Sifat: Hadisle ilgili bir eserdir ve bazı kütüphanelerde yazma nüshaları mevcuttur. - Sahih-i Buhari (Arapça: صحيح البخاري), asıl adı el-Câmiu's-Sahih olan ancak müellifinin adına (İmam Buhari) nisbetle 'Buhari', hadis kitabı adlı eserdir.