Kadın kahramanları içeren, hele birde Lisbeth Salander gibi toplum tarafından dışlanmış kadınların, yetenekleri ile insanı büyülemesini anlatan kitapları oldum olası severek okurum. İnsanların önyargılarını yıkarak kendine toplum içinde yer edinmeye çalışan, kendi yasasını uygulayıp haklı nedenlerle devlete güvenmeyen ve kadınlara şiddet uygulanmasına karşı çıkıp adaleti kendi sağlamaya çalışan bu karakter bugune kadar okuduklarımın içinde en iyisi. Ejderha Dövmeli Kız ve serinin diğer kitapları aslında bana göre polisiye gerilim kitapları değil. Stieg Larsson, ince bir işçilik ve sağlam kalemi ile toplumun yaralarına parmak basmış. Yazar, serinin ilk kitabında gizemli bir olaya tanık olurken, bir taraftanda kadına şiddet, ensest, devlet kurumlarının beceriksizliği, basına müdahale gibi pek çok başlığıda yanında sunuyor. Mikael karakteri çok başarılı. Kendi doğruları ve kendi ahlak anlayışı ile Lisbeth Salander'le harika bir ikili olmuşlar. Sürükleyici bir kitap. Keşke Stieg Larsson'un ömrü vefa etseydi de Millenium serisini 10 kitaba tamamlasaydı.