El Umde Fi İdadil Udde

Abdulkadir Bin Abdulaziz

El Umde Fi İdadil Udde Posts

You can find El Umde Fi İdadil Udde books, El Umde Fi İdadil Udde quotes and quotes, El Umde Fi İdadil Udde authors, El Umde Fi İdadil Udde reviews and reviews on 1000Kitap.
İbn Teymiyye (رحمه اللّٰه) şöyle dedi: "Allah (عز وجل)'ye en çirkin amel, bi'datlerdir."
"Ben böyleyim, fıtratım böyle, çabuk öfkeleniyorum" diyenlere...
Denilebilir ki; "Sen insanlardan yaratılışlarının tersi olan bir şey istiyorsun. Biri yumuşak huyludur düşünüp taşınır, diğeri acelecidir ve çabuk kızar. Aceleci olan ve çabuk kızan bir kişi, huyunun tam tersi olan şeylere nasıl sahip olabilir?" Cevap olarak deriz ki: Güzel ahlak ve faziletlerin bazısı doğuştandır, bazısı da ilim ve mücahede ile kazanılır. Kötü ahlaktan da kişi mücahede ve sabırla kurtulabilir. Allah (Subhanehu ve Teala) şöyle buyurur: "Kişiye ve onu şekillendirene, sonra da ona iyilik ve kötülük kâbiliyeti verene andolsun ki kendini terbiye eden saadete ermiştir. Kendini fenalıklara gömen kimse ise ziyana uğramıştır." (91 Şems/101) Allah Subhanehu ve Teâlâ imtihan maksadıyla her kişiye fücur ve takva duygusunu vermiştir. Fücurdan kurtulmak ve iyiliklerle donanmak için kim nefsiyle mücahede ederse kurtulanlardan olur, aksi halde kendini helak eder. Allah Subhanehu ve Teâlâ şöyle buyurur: “Arınmış olan ve Rabbinin adını anıp namaz kılan saadete erişecektir.” (87 A’lâ/14-15) Güzel ahlak bazı yollarla kazanılır. İlim, mücahede, dua ve güzel arkadaşlık edinme, bu yollardan bazılarıdır.
Reklam
Mahiyetinde bulunanlardan biri onu kızdırdığı zaman, emirin öfkelenmemesi ve sabretmesi de yumuşaklıkla davranmanın kapsamına girer. Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve sellem) şöyle buyurur: “Güçlü kişi, güreşte galip gelen değil, öfkelendiğinde kendine hâkim olabilen kişidir.” (Muttefekun Aleyh) Yumuşaklık, bir ahlak olarak ancak kızgınlık halinde ortaya çıkar. Emir, kendi nefsi ile ilgili bir konuda sinirlenmeme meselesinde başkalarına örnek olmalıdır. Genel bir yarardan dolayı kızacak olursa kızdığı kişiye hemen ceza vermeyip öfkesi dininceye kadar beklemelidir. Çünkü Ebu Bekre'den merfû olarak şöyle rivayet edilir: “Hiç kimse öfkeliyken iki kişi arasında hüküm vermesin.” (Muttefekun Aleyh)
Bugün Allah'ın dinine yardım etmek; kadın, erkek ve çocuklardan ezilenleri kurtarmak için Müslümanların her zamankinden daha çok ahitleşmesi, akitleşmesi ve pekiştirilmiş yeminler ile birbiriyle işbirliği yapması gerekmektedir. Ancak bu şekilde dinin tamamı Allah'ın ve kelimesi de O'nun sevip razı olduğu şekilde en yüce olur.
Müslümanın her zaman hakka uyması gerekir. Müslümanların bir imamı (halifesi) varsa ona tabi olmak vacib olur. Hak olan şeylerde kendisine itaat edilir ama batıl olan şeylerde itaat edilmez. Hak daha önce ve evla olandır. Eğer Müslümanların bir imamı mevcut değilse, Cemaat kelimesi birinci manası ile yani mutlak bağlı kalınması gereken İslam dini olarak algılanır ki ona uymak da zaten vacibdir.
Demokratik sistem, beşeri bir sistemdir. Ebu'l-Ala el-Mevdudi’nin adlandırdığı gibi, halkın halkla yönetimi veya kitlelerin hâkimiyeti demektir. Mevdudi şöyle der: “Demokrasi insanın ilahlaştırılmasıdır, kitlelerin egemenliğidir. Demokraside yasama halkındır. Parlamentoda milletvekillerinin çoğunluğu ile temsil edilir. Parlamentonun yaptığı kanunlar, bütün halk için bağlayıcıdır. Bu nedenle demokrasi, Allah'a ortak koşmak ve açık bir küfürdür. Çünkü Allah'ın yasama hakkını elinden alıyor ve insanlara veriyor. Hâlbuki Allah (Subhanehu ve Tealâ) "Hüküm ancak Allah'ındır, O size ancak kendisine ibadet etmenizi emretti" (12 Yusuf/40) buyurur. Parlamento kararlarının Allah (Subhanehu ve Tealâ)'nın adı ile değil, halkın adıyla çıkmış olmasi, demokrasinin küfrünü göstermeye yeterlidir. Onlar halkı Allah (Subhanehu ve Tealâ) yerine koymuşlardır. Bu nedenle demokrasi, Allah'tan başka insanları ilahlaştırmanın şekillerindendir. Allah (Subhanehu ve Tealâ) “Allah'ı bırakıp da kimimiz kimimizi rabler edinmesin” (3 Al-i İmran/64) buyruğu ile onu haram kılmıştır.” Mevdudi, el-İslam ve'l-Medeniyyetu'l-Hadise, 33
Sayfa 180 - Umde KitapKitabı okuyor