Emirle Gelen İdam Kararı

11 May 16:28

Belirttiğimiz nedenlerle,Yassıada’da verilmiş olan kararlarla,sıkıyönetim dönemlerinde verilmiş olan mahkumiyet kararlarının tümünün kalem yok addedilmesi doğrultusun da TBMM tarafından bir karar veril mesinden başka yol yoktur. Yargıla malların yenilenmesi yerine böyle bir karar ülkedeki huzursuzlukların sona ermesinde etkin olacaktır.

Sayfa 46 - AykKitabı okuyor

Derya Esen

11 May 15:27

12Eylül, demokrasiye karşı askeri darbe harekatı,hukuk devletini suçla rak işe başlamış,keyfiliğin yasallaştir mış.Beş generalin keyfi kararlarına Anayasa değiştirme otoriterisi tanı mış,sivil yargıya dahi askeri otorite bağlamıştır.

Sayfa 42 - AykKitabı okuyor

Reklam

Derya Esen

11 May 14:59

Emirle Gelen İdam Karar

Hukuk literatüründe tabii hakim doğal yargıç tanımı açık; Tabii hakim,atfedilen suçun işlendiği tarihte var olan ve yetkileri yasayla açıkça belirlenmiş mahkemenin yargıcıdır. Doğal mahkeme ya da doğal yargıç;suçun işlenmesinden önce yasayla kurulmuş,yasayla yetkisi kılınmış mahkeme ve onun yargıcıdır. Oysa sıkıyönetim askeri mahkemeleri kanunla değil,Milli Savunma Bakanlı ğınca olaydan önce değil,sıkıyönetim ilanından ve olaylarla sanıkların az çok belli olmasından sonra, ilerisi için değil kurulmalarından önce işlenen suçlara bakmak için,hatta asıl bunun için kurulur.

Sayfa 43 - AykKitabı okuyor

Derya Esen

11 May 14:45

Sıkıyönetim Yasası ile başlayan ve Genelkurmay Emri ile devam eden süreç,hukuk bazında,Anayasa değişikliği ile tamamlanıyor. TMMM kanalıyla Anayasa’nın yargı yolu’nu düzenleyen 32. maddesi 20 Eylül 1971 tarihinde değiştiriliyor.20 Eylül 1971 tarihine kadar yürürlükte bulunan 1961 Anayasasının 32. maddesi Hiç kimse tabi hakimden başka bir yargı önüne çıkarılamaz. Bir kimseyi tabii hakimden başka bir merci önüne çıkarma sonucunu doğuran yargı yetkisine sahip olağan üstü merciler kurulamaz hükmünü getiriyor.

Sayfa 39 - AykKitabı okuyor

Derya Esen

11 May 14:25

Sıkıyönetim ilanından önce,Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının eylemleri hakkında Ankara Cumhuriyet Savcılı ğınca yürütülen soruşturma,daha sonra güvenlik nedeniyle Kayseri’ye naklediliyor.Cumhuriyet savcıları banka soymanın, adam kaçırmanın karşılığı olan TCK’nın değişik maddelerinin ihlal edilmiş olmasını gerekçe göstererek,ceza soruşturması yürütmeye başlıyorlar ve sözkonusu maddelere dayanarak Deniz Gezmiş ve gözaltına alınan arkadaşları hakkında ağır ceza mahkemelerine tutuklama talebinde bulunuyorlar.Sıkıyönetim öncesinde Cumhuriyet Savcılarınca yürütülen soruşturmalarda ve tutuklama mahkemelerinde,yasal unsurların oluşmamış olması nedeniyle TCK’nin 146.maddesinin,madde düzeyinde dahi telaffuz edilmediği görülüyor. 146.madde Sıkıyönetim ilanı ile birlikte gündeme giriyor ve Genelkur may Emri ile de kesinleşir genelleşiyor.

Sayfa 39 - AykKitabı okuyor

Derya Esen

11 May 14:01

İlk uygulamaya Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının davası ile,Ankara THKO Davası ile başlanıyor.Yerli yerine oturması için,uygulamayı, daha sonra Sıkıyönetim Komutanları na ve Sıkıyönetim Askeri Savcılıkları na gönderilen Genelkurmayın yazılı emrinde madde,TCK’nın 146. madde si dikte edilmesi olayı ile birleştirmek gerekiyor.Sıkıyönetim yasasında yapılan değişiklikle birlikte,hatta daha yasa değişikliğine gidilmeden çeşitli yer ve bölgelerde gözaltına alınan THKO sanıklarının,sıkı yönetim mahkemelerinde yargılanmak üzere Ankara’ya toplanmasına özel bir özen gösteriliyor.Daha önemlisi de,146. maddenin,dava dosyasının Sıkıyöne tim Askeri Savcılığına havale edilme si ile ve Sıkıyönetim Askeri Mahkemesinin kurulması ile birlikte telaffuz edilmeye başlanmıştır.

Sayfa 39 - AykKitabı okuyor

Reklam

Derya Esen

11 May 13:32

1402 Sayılı Yasa iki önemli yenilik daha getiriyor. Birinci,sıkıyönetim askeri mahkemelerinin sıkı yönetim ilanından önce işlenmiş ve sıkıyönetim ilanına yol açmış suçlara’a bakmakla da yetkili ve görevli oldukları karara bağlanıyor. İkincisi,sıkıyönetim ilan edilmemiş bölgeler de’irtibatlı suç’ tanımıyla sıkıyönetim mahkemelerinin görev alanına dahil ediliyor.Sıkıyönetim askeri mahkemelerinin el koyduğu herhangi bir suça,umumi ve müşte tek gaye içersinde irtibatı bulunan. suçları işleyenlerin davalarına,suç sıkıyönetim askeri mahkemelerinde bakılır. hükmü,olağan yönetim altın daki bölgeler ile sıkıyönetim bölgeleri ayrımını ortadan kaldırıyor. 1402 Sayılı Sıkıyönetim Yasası ile getirilen değişiklikler,12Mart ve 12 Eylül Dönemlerinin siyasal yargılama ları için yasal bir zemin oluşturuyor.

Sayfa 38 - AykKitabı okuyor

Derya Esen

11 May 12:18

Rejimin temel politikalarının hukuki yasal dayanağına 1402 Sayılı Sıkıyönetim Yasası cevap veriyor. Sıkıyönetim ilan edildikten sonra,15 Mayıs 1971 tarihinde 1402 Sayılı Sıkıyönetim Yasası Resmi Gazetede yayımlayarak yürürlüğe giriyor.

Sayfa 38 - AykKitabı okuyor

Derya Esen

11 May 12:08

Yeni Yasanın eski yasada yer almayan pek çok suçu,toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasasına muhalefetten doğan suçları,dernekler sendikalar ve meslek kuruluşları ile il gili kapatma davalarını,basın yoluyla işlenmiş suçları,Ateşli Silahlar Yasasına muhalefetten doğan suçları,Askeri Ceza Yasasının bazı maddelerini,sıkıyönetim mahkemeleri nin yargı yetkisi kapmasına alması,rejimin temel polikalarının işlerlik kazanması için son derece önemli sayılıyor.

Sayfa 38 - AykKitabı okuyor

Derya Esen

11 May 11:47

Öncesinde 1402 sayılı Sıkıyönetim Yasasının çıkarılması var. 12 Mart Rejimi altında,1940 tarihli Ör fi İdare Kanununa dayanılarak 26 Ni. san 1971’de sıkıyönetim ilan ediliyor. 1940 Sayılı Yasa rejiminin ihtiyaçları nı karşılayabilecek yeterlilikte değil. Yeni bir yasaya ihtiyaç duyuluyor.Yeni yasanın, uygulayacak temel polikala. ra hukuki bir dayanak,hukuki bir temele oluşturması gerekiyor.

Sayfa 38 - AykKitabı okuyor

Reklam

Derya Esen

11 May 11:29

12 Mart,hukuk zemininde bir şablon oluşturması bakımından da tarihsel bir başlangıç sunuyor.Ek yazıda görülebilir.Prof Dr Çetin Özek,Genel kurmay Emrinde ve Askeri Yargıtay Başsavcılığı mütalaasında ifadesini bulan askeri otoritenin öngördüğü. görüşlerin,12Eylül Döneminde Askeri Yargıtay Daireler Kurulunun kararlarıyla da kabul edilerek uygulamaya sokulduğunu işaret ediyor. Genelkurmay Başkanının Emriyle Sıkıyönetim komutanlıklarına ve Sıkıyönetim Askeri Savcılıklarına gönderilen yazılı emrin tarihi ile Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının Ankara’da davaların başladığı tarih aynı 16 Temmuz 1971

Sayfa 36 - AykKitabı okuyor

Derya Esen

11 May 11:02

Genelkurmay Emrinin asıl önemi,sadece 12 Mart Dönemi ile sınırlı kalmamasıdırSiyasal yargılama lar ve yargılama hukuku sürdürmesi demek oluyor.12 Mart bir başlangıç oluşturuyor.Eylül Rejimi altında,yerel sıkıyönetim mahkemeleri ile Askeri Yargıtay arasında, bu anlamda da faz laca bir sorun çıkmıyor.Hangi eylem ne maksatla yapılırsa,TCK’nın hangi maddesi kampsamında değerlendiri lir?Cevabı adeta bir şablon olarak hazır durumda

Sayfa 36 - AykKitabı okuyor

Derya Esen

11 May 10:44

TCK’nın 168. maddesinden karara bağlıyor. Mahkeme heyeti yargılama ya konu olan eylemlerin, TCK’nın 146, maddesinin ihlali için kanunen ara nan şartları taşımadığına karar. Veriyor.

Sayfa 34 - AykKitabı okuyor

Derya Esen

11 May 09:08

12 Mart Rejimi altında devrimin Ön. derlerinin çoğu kez ilkyaz aylarında katledilmesi, belki,çok büyük bir rast lantı olarak bakılabilir. Nurhak’ta üç devrimcinin toprağa düş mesi,1971 Mayısının son gününe ras lıyor.Deniz Genç,Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan için darağaçları 1972 Ma yılının ilk günlerinde kuruluyor. 6 Mayıs 1972’nin öncesinde Kızıldere var.30Mart 1972’de Kızıldere’de on devrimci katlediliyor. Yıllar sonra,12Eylül Darbesi ile kendisini önce Devlet Başkanı,sonra. Cumhurbaşkanı ilan eden eski Genel kurmaybaşkanı emekli Orgeneral Ke nan Evren, Kontrgerilla tartışmaları nın yeniden alevlendiği 1990 yılı so. nunda,Kontrgerilla’nın,Özel Harp Dairesinin KızıldereOperasyonunda kullanıldığını söyleyiverdi. Kızılderede 30 Mart 1972,on devrimci katlediliyor.

Sayfa 33 - AykKitabı okuyor

Derya Esen

10 May 13:43

Büyük basın ve kamuoyu odakları sistemin organik bir parçasını oluşturuyor. Basın ve medya kanalları var olan sistemi hukuksal ve sayısal temelleri ile korumak zorundadır.Sistemi sarsacak nitelikteki konuları sessizce geçiştirmek,sessiz kalarak etkinleştirmek önemli bir politik taktik,En büyük görevin de büyük başına düştüğü görülüyor.Basın,bu olayda da işlevine ve varoluş nedenine son derece uygun ve uyumlu davranıyor. Basın beşinci kuvvettir, VELİ YILMAZ

Sayfa 30 - AykKitabı okuyor