Ah, on beş sene evvelki çocukluk ve şimdiki ben... Tatsız, neşesiz, muhabbetsiz, aşksız ve heyecansız, her şeysiz, boş bir hiçten daha boş geçen durgun hayat sermayesi... Şimdi kirli ve karışık emellerle, hırslarla, hakikatte kıymetsiz olan ulaşılması güç olan arzularla, hâsılı bütün bunların yarattığı şaşkınlığın sonucu olan o sebepsiz ve dayanılmaz istikrarsızlıkla yaralı olan ruhum, yaralı olan kalbim ve maneviyatım...