Çok basit başlayıp, ikinci kitabında tempoyu artırması sebebiyle beğendiğim bir seriydi. Ancak üçüncü kitap tamamen yazarın ben buradan parayı kırdım, seriyi biraz daha lastik gibi uzatayım mantığı ile yazılmış bir kitaptı.
Luc ve Evie isimli karakterlerimiz, hala kaçmanın ve bir şekilde intikam almanın peşinde... Ancak kitap inanılmaz ağır ilerledi.
Dil olarak değil ama sürekli karakterlerin iç sesini dinlemek insanı bunalttı. Ki bunlar hikayeye soluk katan düşünceler değildi. Sürekli tekrar eden, birbirinin aynısı laflar...
Yok ben işe yaramazım, yok ben çok güçlüyüm ama Luc benim için her şeyi yapar. Yok sevgilim çok kaslı... hikayedeki bu kısımları çıkarırsak sanırım sayfa sayısı bir 300 azalırdı.
Pek bir aksiyonun yer almadığı bu kitabımız, karakterimizin biraz daha kendiyle iç içe dönük olduğu bir yerdi.
Durağanlığı beğenmedim. Puanım on üzerinden 3