İlk iki cildini 5 yıl önce okuduğum ve hatta üçüncü cildin de Sarıkamış'a uzanan ilk 125 sayfasını yine o dönem ilk ciltlerin peşine devam ettiğim üçlemenin bu son cildini okuyup tamamlamak yeni nasip olabildi. Şevket Süreyya'nın 10 ciltlik biyografi (Atatürk, İnönü, Enver ve Menderes) serisinde Tek Adam'ı ise kronolojiye uymak için yalnız ilk cildini okuyup gerisini Enver Paşa ciltlerini tamamladıktan sonraya bırakmıştım. Böylece Tek Adam ikinci cilde nihayet geçiş yapabileceğim.
Enver Paşa üçlemesi hakkında uzun uzun yazmaya gerek yok. Keşke bütün tarih kitaplarını Şevket Süreyya yazsa şeklindeki bir dilek bu kitapların kalitesini ve mükemmelliğini gereğince yansıtacaktır. Bir tarih kitabı okurken edebi hazların en yükseğini alabilmeyi sağlayan ender kitaplardan biriydi ve Aydemir gibi çok yönlü düşünebilen, önyargısız ve mantık timsali bir adamın elinden çıkmış olması da bizim için büyük bir şanstı. Enver'in Türk Kurtuluş Savaşı sonrasında neler yaptığını ve nasıl şehit olduğunu pek bilmiyordum. Okudum, kızdım, üzüldüm, kahroldum ve her birinin toplamı: aydınlandım.