Epistemik Cemaat sözleri ve alıntılarını, Epistemik Cemaat kitap alıntılarını, Epistemik Cemaat en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Sosyal teorisyenler uzun süredir, toplumu toplum yapan şeyin hem çatışma hem de denge olduğunda hemfikirdir; buna göre, çatışma ve denge madeni bir paranın iki yüzü gibidir ve birbirini tamamlar.
Mannheim, kelimenin mutlak anlamıyla tam bir rölativisttir. Ona göre tek bir mutlak doğru (hakikat) vardır; bu biricik mutlak doğru, bütün doğrunun rölatif olduğudur.
Bilimsel olsun ya da olmasın bilginin varlık temeli epistemik cemaattir (epistemic community). Cemaat bilgiyi önceler ve bilginin zorunlu şartıdır; çünkü bilginin hem kaynağı ve yaratıcısı, hem inşa edicisi ve taşıyıcısı, hem de daha sonraki kuşaklara intikal ettiricisidir. Bilginin varoluş şartı cemaattir; çünkü bir öne süreni ve bir alıcısı ya da kabul edeni bulunmadığı sürece bir hiçtir.
Epistemik cemaat, bilginin onsuz varolamayacağı; bilginin inşa edildiği, işlendiği, geliştirildiği, akredite edilerek gelecek kuşaklara aktarıldığı toplumsal bir varoluş biçimi, toplumsal ve tarihi bir kollektivitedir.
İnsanlar yalnızca farklı uluslara mensup bulundukları için farklı diller konuşmazlar; farklı dünya görüşlerine, farklı bilgi sistemlerine, farklı teorilere bağlı bulundukları için de farklı diller konuşurlar.
Kendi konteksinde her çağın bir "aydınlanma"sı vardır. Ortaçağ'da aydınlanmanın ve ışığın kaynağı Tanrı'ydı. Tanrı'nın ışığı bile gölgeler ve karanlıklar yaratır: din savaşları, engizisyon ve veba.
Aynı şekilde ışık kaynakları olarak Akıl ve bilim de kendi gölgelerini yaratmıştır: İki dünya savaşı, Hiroşima ve Nagazaki, Auschwitz ve Gulag, kanser ve AIDS, çevre kirliliği ve gayet tabi açlık.
Işık neredeyse gölge de oradadır ve her çağın kendi konteksinde aydınlık ve karanlık tarafları vardır.