Erkek Ortaçağ

Georges Duby

Quotes

See All
Kadınlar Ortaçağ Hıristiyanlığında dinsel gö­revlerden, özellikle de söze dayalı dinsel görevlerden dışlanmışlardır.
Sayfa 113 - Ayrıntı Yayınları, 1. Baskı: Eylül 1991 - PDF
Dünya iyidir, hayat güzeldir, gökyüzü hiç olmadığı kadar aydınlıktır. Ruhunu kaybetmeden dünya nimetlerinden yararlanılabilir mi?
Sayfa 102 - Ayrıntı Yayınları, 1. Baskı: Eylül 1991 - PDF
Reklam
Şimdiki zamana katılmak, onun bütün gürültülerine kulak kabartmak -tek kelimeyle yaşamak- özellikle komşu insan bilimlerinin alanında neyin keşfedildiği ve neyin dönüştüğü hakkında bilgili olmayı gerekti­rir. Tarih zayıflar. Takım arkadaşlarının birbirlerini omuzladıkları, aralarında rekabet ettikleri, her birinin başa geçmek umuduyla adımla­rını hızlandırdığı bir grubun içinde kendi rolünü tam anlamıyla oyna­ması gerekir.
Sayfa 206 - Ayrıntı Yayınları, 1. Baskı: Eylül 1991 - PDF
Hiç kimsenin bedelini bilmek istemediği ve ödemediği bir bayram. Genç­lik, Aşk -Joi ve Joven- burada kraldırlar ve Cömertlik de düzenleyici­dir.
Sayfa 92 - Ayrıntı Yayınları, 1. Baskı: Eylül 1991 - PDF
Tarihçiler ölüm ve evlilikle uzun zamandan beri ilgilen­mektedirler. Ama bugün bu olgulara başka türlü bakmaktadırlar. Ölüm, evlilik gibi olguları, bunların nüfus artışı veya azalışı üzerinde­ki etkilerini hesaplamak üzere istatistik diziler haline getirmekle yetin­mekledirler. Tavırlara hükmeden düşlerle, kodlarla, yasaklarla, bunla­rın çiğnenmesiyle, umutlarla, ritüellerle daha çok ilgilenmektedirler.
Sayfa 215 - Ayrıntı Yayınları, 1. Baskı: Eylül 1991 - PDF
Feodal dönem Hıristiyanlığı esas olarak bir ölüler dini olarak sayılabilir. Halk imanının dışavurum araçlarının, toplumsal olarak en önemli olan bazıları mezarların yakınında cereyan etmekteydi. Bedenlerinin ve ruhlarının selametini talep eden hacı kalabalıklarının ziyaret ettikle­ri aziz mezarları. Töreni yürütmekle görevli manastır mensubu bir grubun çerçevesinde soyun hayattaki bütün üyelerini bir araya getiren devrevi törenleri çevreleyen ata mezarları. Bu törenlerin başlıcaları ataların ölüm günlerinde yapılmaktaydı. Bu durumda, bu törenlerin düzenlenebilmesi bir takvim oluşturulmasını, tarihlerin ve adların kay­dedildiği özel sicillerin meydana getirilmesini gerektirmekteydi: Ölü­ler listesi halindeki bu defterlere tam da bu nedenle memoriales adı verilmişti. Yazı uzmanları, dinsel cenaze törenlerinin düzenleyicileri bu kitaplarda insan adları takımlarına sahip oldular. Bu kelime derle­meleri bir akrabalık imgesini sürdürüyorlardı. Bunlar bireysel bilinçle­re; en küçük parçası bu dünyada ilgi, özen ve hizmet bekleyen, en büyük parçası öte dünyada yaşayan bir gruba ait olma duygusunu yer­leştirmekteydiler; soy bu ölümsüz hücreye kan bağlarıyla, ama ondan da fazlası, özenle korunan ve bu toplumun esas çerçevesini oluşturan bir anıyla bağlanmıştı. Atalar anısı böylece ölüler tapınışının içinde korunmaktaydı. Fakat akraba evliliği yasaklarının herkesin tüm yeğenlik ilişkileri konusunda açıkça uyarılmasını zorunlu kılması da atalar anısının korunmasını dayatmaktaydı.
Sayfa 185 - Ayrıntı Yayınları, 1. Baskı: Eylül 1991 - PDF
Reklam
Sapkınlık ortaya yedi başlı bir canavar gibi çıkmaktadır; öte yandan bu canavar her zaman aynı güçte de değildir. En gereklilerinden biri olan birinci ödev: Sapkın ha­reketlerin canlılıklarının arttığı ve bunun tersine gevşeme ve yumuşa­ma safhalarının zaman içindeki yerlerini mümkün olduğunca kesin bir şekilde belirlemek önemlidir.
Sayfa 192 - Ayrıntı Yayınları, 1. Baskı: Eylül 1991 - PDF
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.