20. Yüzyıl tarihinin derin acıları ve hesaplaşmaları Gibrat'ın keskin mizah anlayışıyla Le Sursis'te yoğruluyor. Erteleyiş'in baş karakteri Julien ile birlikte okur insanlığa ve hayata "ölü" olduğu, artık var olmadığı yerden, mesafe alarak bakma şansı yakalıyor ve savaşa karar verenlerin hırsları yüzünden yitirdiklerini geri almaya çalışıyor. Efsanevi çizer Jean Pierre Gibrat, işgal altındaki Fransa'nın küçük bir kasabasında, terk edilmiş bir evin çatı katından evrene bakan Julien özelinde grafik roman tabirindeki "grafik" ve "roman" sözcüklerinin hakkını veriyor. Sulu boya üzerine kuru pastel dokunuşlarla zamanı mühürleyerek "dönem hikâyesi" etkisini güçlendiren ve sulu boya dokusunun güzelliğiyle renklenen sayfalar boyunca savaşın acılarına içindeki ironiyi ve direnme cesaretini canlı tutarak karşı duran insanların hikâyeleri işbirlikçi ya da direnişçi olmanın ve kalan tüm ara durumların içindeki kayıp, özgürlük, aşk ve yitirişle ilgili değerleri tartışmaya açıyor. Doğup büyüdüğü kasabada bir kaçak, bir "hayalet" olarak saklanmak zorunda kalan Julien'in çocukluk aşkı Cecile'e ulaşma çabasından Alman güçleriyle onlara hizmet eden milislere kadar iç içe geçen hikâyeler ve elbette asker kıyafeti giydirilmiş bir terzi mankeni olan Maginot'nun sordurduğu sorular..
Author:
Jean-Pierre Gibrat
Jean-Pierre Gibrat
Translator:
Binnur Mörel Büyükertan
Binnur Mörel Büyükertan
Illustrator:
Jean-Pierre Gibrat
Jean-Pierre Gibrat
Estimated Reading Time: 3 hrs. 38 min.Page Number: 128Publication Date: 2014Publisher: Flaneur BooksOriginal Title: Le Sursis
ISBN: 9786056345111Country: TürkiyeLanguage: TürkçeFormat: Karton kapak

Comments and Reviews

See All
112 syf.
·
Not rated
Fransız Kaldım
Takvimler yine savaşı gösterirken, insanlar yine kendilerine ait olmayan ülkülerle dolup taşarak süngülerin gerisinde cephelere akın ediyordu. Herkesten biraz daha üstün olduğuna inanan bunakların tutuştuğu kavgada, ezilen çimenlerdiler oysa sadece. Eh işte bazen çimenlerden biri kendi kaderini kendi tayin etmeye karar verebiliyor. Almanlar için savaşması adına savaşa yollanırken, trenden atlayarak kaçan ana karakterimiz gibi. Ve yazarın uygun gördüğü tesadüfler üzerine, o atladıktan sonra tren bombalanıyor ve bu sayede kimse onu asker kaçağı olarak aramaya kalkışmıyor. Küçük bir Fransız köyünde savaşın çizdiği kompozisyonu, kedi gibi miskin ve dokuz canından birini feda etmiş bir ölünün gözlerinden sayfalara aktarıyor yazarımız. Doğrusunu söylemek gerekirse çizimleri gayet harikulade olmasına karşın hikaye anlatımı bir o kadar cansız. Ne insanların ruhuna ortak olabildim, ne köyün ambiansına kapılıp gidebildim. Savaşın gölgesinde bir çok portre var lakin, kendi cenazesini izleyen bir başkahramanı anlatıcı seçtiğinden belki de, tüm hikaye gaipten gelen sesler gibi. Ve senaryo ilerlesin diye biraz zorlama tesadüfler ve okuru sarsmak için zoraki bir trajedi ile gelen son.
Erteleyiş
ErteleyişJean-Pierre Gibrat · Flaneur Books · 202214 okunma
Reklam
100 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.