Eş - Zamanlılık Zihin ve Madde Arasındaki Köprü

F. David Peat

Eş - Zamanlılık Zihin ve Madde Arasındaki Köprü Quotes

You can find Eş - Zamanlılık Zihin ve Madde Arasındaki Köprü quotes, Eş - Zamanlılık Zihin ve Madde Arasındaki Köprü book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Onlar [eşzamanlılıklar] bilimin günlük yasalarını aşarlar, çünkü hem madde hem de anlam içeren ayrılmaz bir düzenden kaynaklanan çok daha derin hareketlerin ifadeleri gibi görünürler.
Görünüşte mantıksız ve çelişik gibi görünse de çoğu zaman gerçek olan, bilim adamlarının hala kendi özlerinin dahi derinliklerini anlamamış olmalarıdır.
Reklam
Nitelikli bir indirgemeciliğin bi­limde yeri vardır, fakat indirgemecilikle tabiatın tam bir tasviri müm­kündür denilirse, o zaman yanlış tanımlamalar ve karışıklık ortaya çı­kar.
Batıda, yazarlar ve ressamlar bilinçsiz alandaki bilgilerimizi genişletmemize yardımcı olmuşlardır. Shakespeare'in Makbeti algılarımızdaki ve eylemlerimizdeki inkar ettiğimiz suçluluk duygusunun gücünü en iyi şekilde göstermektedir. Dostoyevsky'inin Suç ve Ceza'sı (Crime and Punishment) bastırılmış isteklerin rüyalarda nasıl ortaya çıktığını bizlere gösterir. Bilinçsiz aklın en iyi açıklamalarını Sigmund Freud'un çalışmalarında görmekteyiz.
Fizik kanunlarmın manaya veya insani isteklere ihtiyacı yoktur. -İstesek de istemesek de elmalar düş­meye devam ederler- eşzamanlılık ise; aklın iç süreçlerinin bir aynası gibidir ve iç dönüşümlerin dışa vurumlarının biçim almış halidir.
1929 da, bir grup öğrenciye ders verirken, Jung "Eş zamanlılık Do­ğu'nun ön yargısıdır ve nedensellik Batının modern önyargısıdır" de­mişti.
Reklam
George Eliot'un ömür boyu arkadaş'ı olan G.H. Lewis, Charles Dickens hakkında şu hikayeyi anlatır: "Dickens rüyasında herkesin kırmızı giydiği bir odadaydı. Aniden sırtı ona dönük bir kadınla çarpıştı. Dickens özür dilerken, kadın kafasını çevirdi ve hiç rahatsız olmamış gibi "'benim adım Napier" dedi. Dickens, Napier adlı kimseyi tanımıyordu ve kadının yüzü de yabancıydı. İki gün sonra, bir bayan arkadaşı tanımadıkları kadınla bekleme odasına girdi ve arkadaşı kadını "kırmızı pelerinli, tanışmaya çok ısrarlı biri var yanımda" diye takdim etti. Dickens, şakayla karışık "Napier mi" deyince kadın evet, bayan Napier" diye cevapladı. Rüyasındaki insanın yüzü bayan Napier'inki değilse de kırmızı elbise ve ismin tesadüfü oldukça ilginçtir."
Jonathan Swift, Guliver'in Seyahatleri kitabında, yıldızları inceleme imkanımızın olmadığı zamanlarda Mars'ın iki ayının olduğunun yazıl­mış olması ilginç bir tesadüftür. Daha meşum (uğursuz) bir tesadüf de, M.F. Mansfield'in 1898'de yazdığı zengin ve ünlü yolcularla dolu o za­mana dek yapılmış en büyük transatlantik Titan'dır. Aynı gerçek hayattaki Titanic gemisi gibi o da az sayıda can kurtarma botlarıyla donanmıştı ve Titan da Titanic gibi buz dağına çarptı ve battı.
Nedensellik ve eşzamanlılık birbirine karşı olan kavramlar değil fakat aynı temel gerçeğin iki farklı idrakıdır.