Kitap, eşcinsellerin sapık olduğu savı üzerine yazılmış. Adler benim de çok sevdiğim psikoloji biliminin kemik isimlerinden sanıyorum ki dönemin şartlarından dolayı eşcinsellerin hormonal zeminleri olmadan, aile ve ilk yaşantı deneyimleri sonucu bastırılan davranışların cinsellik ve sex ile ortaya çıkması düşünülmüş ve sapık, sapkınlık olarak yorumlanmış. Çağdaş yaklaşımlara ve DSM 5 psikopatolojik tanı kitabına göre eşcinsellik hastalık olmaktan çıkarılmış ve kişisel normal, kişisel yönelim, cinsel kimlik olarak kabul görmüştür. Ben de mesleki çalışmalarımı bu bilimsek bilgi çerçevesinde sürdürüp, eşcinselliği hastalık olarak görmediğim için kitabı okurken çoğu yeri atladım, yazılanları önemsemedim kısaca bu kitapta gerçek olmayan kuramsal varsayım ve o çerçevede yapılan vaka çalışmaları yer alıyor. Psikoloji uzmanı olarak benim için zaman kaybıydı.