Eşekarıları kitaplarını, Eşekarıları sözleri ve alıntılarını, Eşekarıları yazarlarını, Eşekarıları yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
" Atina halkına asla ihanet etmeyeceğim, her zaman halk için mücadele vereceğim " diye bağırıp duranlar gidiyor. Sen de babacağım sözlerine kanıp onların boyunduruğuna giriyorsun. Tehditleriyle korkutup Atina'ya bağlı kentlerden yüzlerce talent koparıyorlar. " Verginizi ödeyeceksiniz yoksa kentinize yıldırımlar yağdırırım," diyorlar. Sen ise senin iktidarına kalan kırıntıları kemirmekle yetiniyorsun. Müttefik kentlerin yönetimleri iki kuru lokmayla idare ettiğinizi görünce Konnos kadar değer vermiyorlar. Tuzlu et ve balık dolu küpleri, şarabı, halıları, peyniri, balı, yastıkları, kupaları, değerli harmanileri, taçları, kolyeleri, zeytinlikleri ve sağlık getirem her şeyi bu demagoglara getiriyorlar. Ama efendilik ettiğin güruhtan hiç kimse sana, karada ve denizde çektiğin onca cefanın karşılığınıda, aşına katman için bir baş sarımsak bile vermiyor.
"Bari bundan böyle, siz ey tuhaf insanlar,
Şairler çıkıp önünüze
Yeni şeyler söylediler mi size
Sevin, tutun onları.
Alın düşüncelerini, ayvalar gibi,
Saklayın dolaplarınızda:
Böylece üstünüz başınız
Sanat kokar bütün yıl."
"İşe bak! Kâhinler doğru söylemiş meğer.
Gün gelecek, Atinalıların davâları
Evlerinin önünde görülecek, demişler;
Minnacık mahkemeler olacakmış
Herkesin kapısı önünde..."
Ben Atina için çalışıyorum,
Halk uğruna savaşıyorum, diyenler yok mu?
Onlara gidiyor paralar.
Çünkü sen bu güzel lâflara kanıp
Başa getiriyorsun onları.
Bu adamlar öteki şehirlerden de
Ellişer torba altın koparıyorlar:
Ya bu parayı verirsiniz,
Ya da sizi yakar yıkarım, diyerek.
Sense kendi kırallığının artıklarıyla
Zar zor geçinmektesin.
Birleşmiş devletler bakıyorlar ki,
Atina halkı yemeden de yaşıyor nasıl olsa
Sana da metelik vermiyorlar.
Oysa baştakilere neler vermiyorlar:
Ne tuzlu balıklar, ne şaraplar,
Ne halılar, ne peynirler, ne ballar,
Ne susamlar, ne kuş tüyü yastıklar,
Ne gerdanlıklar, ne çanak çömlekler..
Ne kâseler, ne giysiler, ne çelenkler,
Bolluk içinde göbek yapıyor hepsi.