Bana öyle geliyor ki sevdiğinin yalnızca dış güzelliğinden yararlanan kişi bir tarlanın ürün kiracısı gibidir. Yararlandığını daha değerli duruma getirmeyi umursamaz. Tersine yalnız ondan olabildiğince faydalanmaya bakar. Ama gönülden gönüle sevgi besleyen kişi başkadır. O tarlanın sahibidir. Sevdiğine daha bir değer kazandırmak için elinden geleni yapar. Sevdiğinin davranışı da buna uygundur. Sevilen seveni alçı içinde tutmak için ona yalnız bedenini sunmasını yeteceğini bilirse başka türlü bir karşılık verme gereğini duymaz. Ama sevenin sevgisini yalnız erdem yolunda ilerlemekle canlı tutabileceğini anlarsa o konuda çaba gösterir ...
Hesiodos bir kadına yönelik aşkı ve onunla evliliği kader olarak niteler. Bırakın deli bir kadınla evlenmeyi iyi bir kadınla evlenilse bile kötü şeyler yaşayacağının altını çizer.