Eskiçağ'da Kadın Sözleri ve Alıntıları
Eskiçağ'da Kadın sözleri ve alıntılarını, Eskiçağ'da Kadın kitap alıntılarını, Eskiçağ'da Kadın en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Eski Ahit'te kadının evlenmeden önce babanın, evlendikten sonra da kocanın malı olma mantığı yatmaktadır. Kadın cinselliği yasa ile kontrol altına alınmaktadır. Kadın boşanma davasını başlatamadığı gibi önemli bir sebep olmadıkça boşanamaz. Boşanma hakkı yalnızca kocaya tanınmıştır."
Sayfa 74 - Arkeoloji ve Sanat YayınlarıKitabı okudu
"Ataerkil zihniyete göre kadın, tecavüz sonucunda mağdur edilmiş olsa bile, suçun sebebini de kendisinde barındırandır. Çünkü erkeği kışkırtmış olabileceği düşünülerek, kadının suça 'mahal verecek' davranışı araştırılır. Tecavüz sonrasında bile kadınlara mağdur olarak bakılamamasının mantığı asıl bu bakış açısından kaynaklanmaktadır. Bu mantığın egemen olduğu bir toplumda kadınlar tecavüze 'uğramaktan' değil, 'sebep olmaktan' korkar hâle getirilirler. Bu yüzden de en büyük 'sebep' olan bedenlerini daima gizler ya da denetimini güvendikleri bir başka erkeğe teslim ederler."
Sayfa 30 - Arkeoloji ve Sanat YayınlarıKitabı okudu
İncil'de, zina yapan bir kadın ortaya getirilerek, Musa'nın böyle kadınların taşlanmasını emrettiğini belirterek, İsa'ya "Sen ne dersin?" diye sormuşlardır. İsa'nın, "içinizden kim günahsızsa, önce taşı o atsın", demesi üzerine, başta ihtiyarlar olmak üzere birer birer hepsi dışarı çıkmış ve kimse kadına taş atmamıştır.
Sayfa 84Kitabı okudu
İlk tanrı doğaydı ve doğa da kadın.
Beyaz adam
özgürlük gibi adaleti de
bir kadın heykeliyle simgeledi
ama elinde terazi tutan
zavallı kadın
gözleri bağlı olduğu için
kendisine tecavüz edenin
kim olduğunu göremedi.
-Sunay Akın
Sayfa 133Kitabı okudu
"Suç ve cezalarla kadınlar doğal cinsel haz ve duygularından uzaklaştırılarak, kadını kendi bedenine yabancılaştırarak, yalnızca evlilik yoluyla erkek soyunun devamını sağlayacak birer araca dönüştürülmüşlerdir. Zina yapan kadına genelde ölüm cezası verilirken, erkeğin meşru eşinin yanı sıra başka kadınlar almasına, cariye ya da fahişelerle ilişki kurmasına göz yumulmuştur. Bu ise, cinsler arasındaki eşitsizliğin ve ataerkil ahlakın ikiyüzlü bir göstergesidir."
Sayfa 33 - Arkeoloji ve Sanat YayınlarıKitabı okudu
"Toplumsal ahlak, erkeğin ilk cinsel ilişkisini, duygusuz bir devinim eşliğinde para karşılığında yapmasını bile doğal karşılarken, kadına evleninceye kadar beklemesini emretmektedir."
Sayfa 15 - Arkeoloji ve Sanat YayınlarıKitabı okudu
Bilinmeyen şeyler insanı korkutur.
Sayfa 111Kitabı okudu
"Bakirelik erkek egemen güç tarafından tabu haline getirilerek bir ayrımcılık yaratılmış, kadınların namus ve utanç duyguları ile baskı altına alınmaları sağlanmıştır. Kadın bedeni, kız ve dul gibi cinsiyetçi anlam yüklemeleri ile eski (kullanılmış) ya da yeni (kullanılmamış) alınıp satılabilen eşya haline getirilmiştir."
Sayfa 33 - Arkeoloji ve Sanat YayınlarıKitabı okudu
Ataerkil Kültürün Tecavüze Teşviki
Ataerkil zihniyete göre kadın, tecavüz sonucunda mağdur edilmiş olsa bile, suçun sebebini de kendisinde barındırandır. Çünkü erkeği kışkırtmış olabileceği düşünülerek, kadının suça ''mahal verecek'' davranışı araştırılır. Tecavüz sonrasında bile kadınlara mağdur olarak bakılamamasının mantığı asıl bu bakış açısından kaynaklanmaktadır. Bu mantığın egemen olduğu bir toplumda kadınlar tecavüze 'uğramaktan' değil, 'sebep olmaktan' korkar hale gelirler. Bu yüzden en büyük 'sebep' olan bedenlerini daima gizler ya da denetimini güvendikleri bir başka erkeğe teslim ederler.