Eşler Arası İlişkide İletişim Stratejisi
Emine ŞenlikoğluEşler Arası İlişkide İletişim Stratejisi Sözleri ve Alıntıları
Eşler Arası İlişkide İletişim Stratejisi sözleri ve alıntılarını, Eşler Arası İlişkide İletişim Stratejisi kitap alıntılarını, Eşler Arası İlişkide İletişim Stratejisi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Aile, fertlerinin özgüvenini ve inancını pekiştirecek tek emin müessesedir. Aile bilinç üzerine temellendirilmişse, fertlerin özgüvenle yükselme zeminini hazırlar. Özgüven, sanıldığı gibi büyük kariyer sahiplerine ait bir kavram değildir.
Size taptaze zamanlar verildi ama siz onları bayatlattınız.
Zamanın dışına düştünüz, sonra da birbirinize düştünüz toplum olarak birey olarak, gırtlak gırtlağa geldiniz.
Sonra da ayıplarınızı günahlarınızla değiştiniz. Bozdunuz her ikisinin de konumunu hâlâ da bozuyorsunuz.
İnsanlığınıza karşı işlediğiniz günahları bir yana bırakıp insanlarınıza karşı işlediğiniz ayıplarla uğraşıyorsunuz hâlâ.
Doğrusu çok ayıp ediyorsunuz. Büyük kıyımlara giriştiniz, ülkelerinize karşı. İnsana yanlış bir yerinden yapıştırdınız günahı da ayıbı da.
Şimdiyse geç kalmışlar olarak yeniden dönmek istiyorsunuz zamanlarınıza.
Özlemler büyütüyorsunuz kaçırdıklarınız için.
Ama artık hiç birisi de size göre değildir o zamanların. Geleceği daha önceden size bildiren günlere geldiniz belki..
Modern dünya insanlara büyük bir tuzak kurdu. Daha fazla sömürebilmek rekabet ortamını ayarladı. Rekabet kıskançlığa, kıskançlık mutsuzluğu getirdi. Ve şükretmenin ayıp, kıyasıya yarışın ise çağdaşlık sanılması insani duyguları köreltti.
Hiçbir anne baba evladını bir başka anne babanın yetiştirdiği evlat tarafından üzüntüye sevk edilsin diye büyütmüyor.
Hiç kimse mutsuz olmak için evlenmez.
İletişim stratejisi sistemli bilgiye dayanır.
“İnsanların hiç bilmemek veya bilseler bile eksik bilmek, yanlış bilmek gibi birtakım hastalıkları yok mudur?
İnsanların kelime bilmemek veya bildiklerini zannettikleri o kelimeleri yanlış kullanmak; dinlerken o yanlışa göre dinlemek, okurken o yanlışa göre okumak, konuşurken o yanlışa göre konuşmak, sonuçta yanlış anlamak ve yanlış anlatmak gibi birtakım hastalıkları yok mudur?”
“Başa gelen olumsuzlukları gidermek için, tekrar tekrar çözüm aramak gerek.”
İnsanın derinliği uzayın derinliğinden daha ürkütücüdür.
“Sevgi dersleri öğrettiğim günlerin birinde, sınıfa bir köpek girdi. Köpek korkusuzca öğrencilerin arasında gezindi. İstediği tüm ilgiyi kendine çekebildi. Öğrenciler hayvanı okşarlarken sınıftaki genç hanımlardan biri şöyle dedi:
- İşte benim yaşamımın tipik bir örneği, tüm akşam boyunca yalnızlık çekiyorum. Bir kişi bile bana anlayışla yaklaşmıyor. Oysa içeri bir sokak köpeği giriyor hemen sevgiye boğuluyor. Bu işte bir yanlışlık var.
Bir genç adam:
- Köpek içeri girdi ve hareketleriyle bize sevgiye açık olduğunu söyledi. Mesajı basitti, açıktı ve tehdit edici değildi. Oysa sen, hiçbir şeyi açıklamadan, düşünceli bir tavırla oturuyorsun orada. Biz insanın aklından geçenleri okuyamayız. Kimi zaman konuşman ya da bir imada bulunman gerekirdi.”